Şavşat Duvar Gazetesi Ekonomi

Şavşat’ta İstihdam Sorunu Umutsuz Vaka

Adil Aydın

1980'li yıllarda Şavşat'da 300 bin olan koyun sayısı 3 bine, 150 bin olan büyükbaş hayvan sayısı da 10 binlere kadar düşmüş. Arazinin yüzde 14'lük bir bölümü ekime elverişli. Bir zamanlar Türkiye'de yaşam standartı bakımından ikinci sırada yer alan Şavşat, o dönemlerde bünyesinde barındırdığı fabrika ve tesislerin hepsinden mahrum. Belediye Başkanı Adil Aydın’a göre Şavşat’ın geleceği doğa turizminde.

Şavşat Belediye Başkanı Adil Aydın, bölgelerinde doğa turizmini canlandırmak için hiçbir tesisin olmadığını, bir otel yapabilmek için de belediyenin imkanlarının yetersiz kaldığını söylüyor. Doğa turizmine önem verdiklerini ısrarla vurgulayan Adil Aydın, amaca uygun bazı köylerden birkaç ev kiralayarak, düzenleme yapıp, pansiyon şeklinde çalıştırmak istediklerini belirtiyor. Eski Şavşat ile şimdiki Şavşat'ı değerlendirirken bile heyecanlanan Belediye Başkanı Adil Aydın, BİZİM MAHALLİ İDARELER GAZETESİ'ne farklılıkları, sorunlarını ve yapılması gerekenleri şöyle özetledi:

İSTİHDAM KONUSU UMUTSUZ VAKA

"28 Bin civarında nüfus vardır. İstihdam yönünden insanlar tam bir boşluğa ve ümitsizliğe mahkum durumdadır. 24 Ocak 1980 kararları ile Türkiye'de bir revizyon değişikliği, ekonomik tercihler değişikliği yaşandı. O tarihten sonra Şavşat ve benzeri yerler devamlı göç veriyor.1980 de Şavşat da 66 köy vardı, 95 bin nüfusu vardı .102 İlk okul, 87 cami vardı. Şu anda köy okulları bitmiş, birkaç tane bölge yatılı okullarına toplanmış durumda. Son durumsa, 6 tane bölge yatılı okulu, 2 tane lise. Şu anda Şavşat da yaşam ortalaması 62'dir. İlçe de genç nüfus çok az . Bunun sebebi 24 Ocak kararlarının getirdiği liberalleşme, üreticiden Devlet desteğinin çekilmesi, neye hizmet ettiği bilinmeyen büyükşehirlerin yakınlarında işyerleri açılması, bunun teşvik edilmesi. Şavşat'a benzer yerlerin ekonomik yapısını bitirdi.

TARIMA ARAZİSİ YÜZDE 14

2500 metrekare yüzölçüme sahip bir ilçeyiz. Arazinin %14 ü ekim ve dikime elverişli. Ancak şu anda 100 dönümlük bir alanda ekim yapılıyor. Çiftçilik bitmiş, hayvancılık bitmiş . 80'li yıllarda 250-300 bin olan koyun sayısı şu anda tüm Şavşat'da 3000 civarındadır.100-150 bin olan büyükbaş hayvan sayısı şu an 10 bine inmiştir. Bir kısım köylerimizde özellikle kışın, halk 7 hane kalmaktadır. Burada durmayı teşvik edecek ya da kolaylaştıracak devletin hiçbir girişimi yoktur. Bundan sonra olacağı da mümkün değildir.

TÜRKİYE İKİNCİLİĞİNDEN, BUGÜNLERE

1971'deki bir araştırmada Türkiye de yaşam standartları bakımından ikinci sıradaydı.O dönemlerde faal olan bir fabrika vardı. Murgul'da Etibank'ın tesisleri vardı, entegre bakır tesisleri. KİT olan Karadeniz Bakırlarına taşındı. Türkiye'nin hiçbir yerinde bu kadar akıl dışı, bilim dışı, mantık dışı bir işletmecilik yoktur. Tesisin Artvin ticareti içerisinde önemi vardı. Her köyden, köy büyüklüğüne göre insanlar çalışırdı. Oradaki kazancı da köyüne getirir yatırım yapardı. Etibank'ın eğitim, öğretim ve sosyal yönde faydaları vardı. Şu anda bunların hepsi ortadan kalktı, fabrika tam bir harabeye döndü. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olamaz.

BELEDİYE KADROLARI ŞİŞİRİLMİŞ

Belediyenin 81 tane personeli var. 20 tanesi kadrolu, 61 tanesi mevsimlik işçi statüsündedir. Benim zamanımda 9 kişi yerine 4 tane alınmıştır, o da mecburiyettendir. 61 personelin 29 tanesi fazladır. Benim niye 5 tanesini aldığıma gelince, bu kısıma lazım olduğu içindir. 14-15 tane bayan personel vardır. Yazı işleri müdürü dışında diğerlerine ihtiyaç yoktur, yapacakları bir şey de yoktur. Evvelki dönemlerde geçici işçi olarak alınmışlardır. İller Bankasına borcumuz yoktur. Seçildiğimde bankaya 40 milyar borcumuz vardı. SSK, Maliye, Emekli Sandığı, tasarrufu teşvik fonuna 200 milyar TL üzerinde borç vardı. Piyasaya, hastahaneye borç vardı. Hastahanelere 20 milyar borç vardı. Bütün bunları azaltarak geldik.

BÖLGE TOPRAĞI DENİZE AKIYOR

Orman Kanunun 2B maddesi dedikleri kanunun 2.maddesidir bu.1974'de bir yasa değişikliği yapıldı bu konuda Orman vasfını kaybetmiş yerler ile teknik ve bilimsel çalışma sonunda ormandan çıkartılması söz konusu. 1989'da yine bir değişiklik yapıldı. Ancak şu anda orman kanununda yapılması lazım gelen değişiklik, tam bir talan esasına dayalıdır. Buradaki Şavşat orman köylüsüne hiçbir faydası yoktur. Zaten köylü kendi tarlasını ekip dikemiyor ki, ormandan alacağı bir yer olsun. Hükümetin şu anda orman konusundaki yapacağı düzenlemeler Ege, Akdeniz, Marmara, kısmen Karadeniz'deki köyler içindir. Ayrıca bir kısım sanayi kuruluşlarının talepleri vardır. Şimdiye kadar Karadeniz'in hakim bitki örtüsü orman yönünden kızılağaçtır, kestanedir. Şu an bu ağaçları orman ürünü saymıyorlar. Çam, ladin, meşe gibi sayıyorlar, onun kesilmesi vatandaşın tercihine bırakılıyor. Özellikle oradaki Çamsat'a ucuz kaynak yaratılmak için uydurulmuş bir şeydir. Orman mühendisi olmaz diyor, bilime aykırıdır. Ziraat mühendisi bilime aykırıdır diyor. Akademisyen ekolojik dengeyi bozar, jeolog heyelan olur diyor, nitekim Karadeniz'de de heyelan olmaktadır. Hakim bitki örtüsü zayıfladığı için, bir de şimdi kızılağaçlar da yok edilince Karadeniz yıllarca denize doğru akacaktır. Doğa kendine müdahale edenleri affetmiyor.

ÇOK KALİTELİ SUYUMUZ VAR

Belediye başkanı olduğumda Şavşat'da içme suyu sorunu vardı. Burada halı, merdiven, kaldırım yıkamak suçtu, çünkü su yoktu. Belediye birimleri para cezası uyguluyordu, ayrıca hortumlarını da topluyorlardı. Ancak şu anda sayaçdan geçirmek şartı ile tarlasını bile sulayabiliyor. Su sorunu yoktur, suyumuz bölgenin en kaliteli suyudur. Biyolojik kirlenme yoktur, kimyasal kirlenme yoktur, sertlik yoktur.

ÇOK AMAÇLI SALON

Daha önce olmayan çok amaçlı bir salon yaptık 400 metrekare kapalı alan. Konferanslar, seminerler vs. lisenin bodrumunda yapılırdı. Şu anda modern bir düğün salonuna sahibiz, 3 senedir işletiyoruz. Şavşat merkezde çocuk oyun alanları yoktu, kaldırım yoktu, kaldırım yaptık. Aşağı yukarı ilçenin tamamı kaldırımlı parke kaplaması yapılmıştır ve bizim dönemimizde yapılmıştır.

DOĞA TURİZMİ ŞAVŞAT’IN GELECEĞİ OLABİLİR

Yaptıklarımız, yapacaklarımızın örneğidir. Orman işletmelerinden tahsis ettiğimiz 9 bin metrekarelik bir alan var. Bu alanı mesire yeri, bahçe alanı ve park yapacağız. Birkaç kenar mahallemizdeki caddeleri geliştirip, parke yapacağız. Su şebekesinin bir kısmı karayolu kenarı altında olduğu için, karayolu genişletme çalışmaları nedeni ile buraları daha iyi şartlara getireceğiz. Kanalizasyonların birleştiği bir arıtma tesisi yapmak ve deşarjını öyle yapmak istiyoruz. Meslek edindirme kursları açmak, gençlerimize vasıf kazandırmak amaçlarımızdan biri. Yerleşim alanları düzenleme planlarımız var. 8-10 köyde birkaç ev kiralayarak oralarda düzenleme yapıp pansiyon şeklinde çalıştırmak niyetindeyiz. Şu anda ilçemizde turist gurupları ağırlayacak tesislerimiz var. Gelen turistlerimiz konaklamak için Artvin'e gidiyor. Burada büyük sermaye sahibi yoktur otel yapsın, sadece otelle de bitmiyor, restaurant vs. tesis gerek. Ne yazık ki Belediyemizin de imkanı yok. Turizmin özellikle doğa turizminin yapılabileceği güzelliklere sahip bir bölgeyiz.

HAM BİR YASA ÇIKACAK

Bu yasa düşünülen şekilde çıkmayacak. Ham bir yasa çıkacak. Mahalli idareleri güçlendirme ya da Mahalli İdareler de reform yapma anlamında çıkmayacak. Eğer çıkarsa Mahalli İdarelerle birlikte düzeni sarsacak bir yasa olur. Sıkıntı yaratacak bir yasa olur.

BELEDİYELER ARASI AYIRIM

Bir 1580 sayılı yasayı değiştiremediler. İller Bankasından aktarılan paylarda istikrar yoktur. Bir %6 çıkarılır, bir %5'e düşürülür. O da yetmezmiş gibi bir de afet oldu adı altında, örneğin 57. hükümet döneminde 267 belediye afete uğramıştır diye, bizden kestikleri parayı oralara aktarıyorlar. Fındıklı belediyesi diyor ki 3 trilyonluk yatırım yaptık. Kaynak politik, enterasan bir devlet yönetimindeyiz. 42 Belediyeye bizden para kesildi gönderildi. Rize'nin 22 belediyesi var, biri dışarıda tutuldu başkanı bağımsız diye. Hepsine normal alması gerekenin 2 kat 2,5 kat fazla gönderildi. Borçka ve Hopa belediyesini afet kapsamına aldılar, böyle şey olmaz. Mahalli idarelerde bazı şeyler olmalı, kaynak verin denetleyin, yeni tasarıda da böyle bir şey yok.

HÜKÜMETDEN DESTEK İSTİYORUZ

İller Bankası dışında devletden gerekli desteği alamadık, yani hükümetlerden alamadık. 5 sene içerisinde 80 milyardan fazla para alamadım, onu da zaten bizim talebimize göre vermediler. Ama Fındıklı belediyesi diyor ki ben 300 trilyon liralık yatırım yaptım. Hükümeti yönetenler, ey insaf, ahlaki değer, arlanma, utanma duygularını ve fonksiyonlarını yerine getirmezlerse, çıkar düşüncesi güdülmedikten sonra belediyelerin sorunları çözümlenir.Bunun yanında vatandaşlara düşen görevler de vardır. Artık sorumluluğu üstlenecekler."

Bu İçerik 4543 Kez Görüntülendi

Ekonomi Üye Listesi