Şavşat Duvar Gazetesi Yaşam

Arayışın Sonu

Attila Şimşek

Dün ve bugün savsat com da eski makalelere göz attım. Anlatılanlar herkeste aynı noktaya işaret ediyor. Şavşat bizi neden doyuramadı. Biz Şavşat’tan neden ayrıldık? Şavşat 1950ler den itibaren barındırdığı nüfusu besleyemez hale gelmiştir.. 1950 li yıllarda göçler sınırlı sayıdaydı; ya bölünmeden dolayı arazisi geçimini sağlayacak düzeyde olmayanlar yada daha iyi bir standart için gidenlerden oluşmaktaydı. Bu dönemler de yurtdışına işçi olarak gidenler göçün mekanını genişletti.

İlkokula gitmediğim dönemlerdi; 1969 yılı babaannemle birlikte Armutlu mahallesinde kalıyoruz. Babaannem okuyan amca çocuklarına yemek yapıyor bende onun arkadaşı oluyorum. Zaman zaman liseliler sokağa çıkıp Ardahan yoluna doğru yürürdüler.

Sloganları 'Bağımsız Türkiye' Bu grup geri döndükten sonra başka bir grubun aynı güzergahta Milliyetçi Türkiye sloganları ile yürüyüşünü karşıdan seyrederdim.

Daha sonraları bu siyaseti evlerimizde görmeye başladık. Şavşat dışına gitmiş okumuşlarla köyde kalanlar arasında Cumhuriyet Halk Partisi Adalet Partisi tartışmaları ile geçerdi. Bugün geriye dönüp baktığımda bunların Şavşat’ın bugünlerdeki boş kalmasına karşı önlem arayışlarından başka bir şey olmadığını görüyorum.

1975 lerden sonra Şavşat’ta Türkiye’de olduğu gibi film koptu. 1976 yılında bende Şavşat’tan koptum.

Ne istediklerinin farkında bile olmayan arayışçılar bugünün İslamcılığa akış gibi sağ ve sol uçlara kaydılar. Politika üretemeyen AP ve CHP tabanlarını kaybetmeye başladı.. Oysa uçlara kayan insanların gittiği uç ile ilişkisi bile yoktu. Bugün geriye dönüp baktığımda o günlerde aşırı uçların ateşli savunucularının savunduklarıyla uzaktan yakından ilişkilerinin olmadığını görmekteyim.

O zaman demek ki arayış başka bir şey içinmiş. Arayış geçim içinmiş. Ancak uluslararası gizli servislerin ve revaçta olan popüler halk hareketlerinin etkisinde savunmak istediklerinden daha farklı yola yönlenmişler ve bu durum 1980 ile noktalanmıştır.

Şavşat’ın ekonomik kaynakları yetmez hale gelmiştir. Artık rençberlikle bir iş olmayacağı kanaati gelişmiştir. Büyük ekonomik aileler dağılmaya başlamış çekirdek aileler çoğalmıştır. Göç dalgası çok hızlı bir şekilde başlamış,eskiden aile komple göç ederken, yeni dönemde göç gençlerden başlamıştır. Evlerin genç nüfusu boşalmıştır.

Kuşların yuvayı terk etmesi gibi herkes batıya yönelmiştir.

Bu işte Şavşat veya Şavşatlının kusuru yoktur. Devirden kaynaklanan bir zorunluluktur. Öncelikle kapalı ekonomi devrini tamamlamıştır. Tarıma elverişli arazisi az olan ekonomik veya endüstriyel bir tarım ürünü bulunmayan Şavşat serbest ekonomiye geçememiş ve barındırdıklarını besleyememiştir. Milletvekilleri de alternatif geliştirecek yerde Şavşat için pratik günlük çözümden ileri gidememiştir.

Şavşat için komşu ülkelerle sınırların açılması bir avantaj olabilecekken endüstriyel bir ekonomisi olmadığından veya sermaye zenginliği bulunmadığından bu durumu avantaja çevirememiştir.. Yinede Şavşat’ın böyle boş kalmasında sakınca yoktur. Topraklar dinlenmiş olurlar Ancak son zamanlarda turizm geliştirme çabaları başlamıştır. Turizmin iyi ve kötü yönleri bulunmaktadır. İyi yönü ekonomik bereket getirebilir.. Kötü yönü ise betonlaşmayı ve bozulmuşluğu getirir. Şavşat’tan ayrılan kuşaklar arttıkça Şavşat unutulanlar arasına girmemelidir.

Bizim sorumluluğumuz onca zorluklarla büyüdüğümüz Şavşat’ı ikinci üçüncü kuşaklara sevdirebilmemizdir, tanıtabilmemizdir. Sahip çıkmamızdır.

Bu İçerik 6484 Kez Görüntülendi

Yaşam Üye Listesi