Şavşat ve Kültür-Sanat Öyküler

Melekler Ağladı

Tamer Dursun

Babası gazete dağıtırdı eski model mobiletle. Babada babaydı ha 18 yıllık ömründe babası daha haram lokma yedirmemişti Yusufa ne zorluklarla bitirdi liseyi. Garsonluk yapardı yaz tatilinde. çalıştığı yere bazen okuldan arkadaşları gelir onlara hizmet ederdi. bazıları ne kadar tepedende baksa.

Birgün patron bağırdı "Yusuf oğlum telefon" -Allah Allah dedi beni pek aramazlar evden ahizeyi aldı eline Annesiydi telefonun öteki tarafındaki. Kanayaklı kurban olduğu anası yusufun, buyur anne dedi acil gel oğlum baban kaza yaptı. Tavan çöktü duvarlar üstüne geliyor zaman durmuştu ki o an patronunu yeniden duydu hayırdır yusuf " kaza olmuş" diyebildi. hemen patronun arabasıyla eve geldi.

Babası yatakta ayağı alçıda yusufu görünce güldü. Kısmet be oğlum sarhoşmuş itoğlu it dedi kırdı bacağımızı. O sırada Yusuf içinden şükür ediyordu babası iyiydi iyi olmasınaya. Gazete ne olcaktı üstelik motorda hurda olmuştu. Diye içinden geçirirken babası sanki onun içini okumuştu.

Yahu dedi fabrikatörün oğluymuş. bize yeni bir motor alacak deyyus. hastane masraflarınıda karşılıyorlar zaten. Eh dedi Yusuf içinden hergün 2 saat erken kalkar gazeteyi dağıtır sonrada lokantaya gideriz dedi. bi kaç ay en azından üniversite sınavına kadar idare ederiz o zamana zaten babamda kalkar ayağa "koca mahmut" ne badireler atlatmıştı bunuda atlatırdı.

Akşam ezanı okunurken korna çaldı evin önünde sonra zil kapıyı Yusuf açtı Mahmut beyin evimi diye sordu evet dedi yusuf babam olur.

Evin önünde bir kamyonet duruyordu.- bir yardım etsene dedi kapıdaki adam bizim patron size motor gönderdi.

Yusuf adamın peşinden kamyonetin arkasına gitti adam kasaya çıktı tenteyi kaldırdi. o an yusufun gözleri fal taşı gibi açıldı bu bir scooter üstelikte vespaydı... adam konuşmaya başladı sabahtan beri yoldayım taa Tekirdağ,a gittim geldim bunun için; yazlıktan aldım geldim. size verilecekmiş bu arada motoru indirdiler ciilop gibi maşallah dedi yusuf.

O sabah 5 te kalktı ilk önce dağıtımdan gazeteleri aldı sonra başladı dağıtmaya ezbere bildiği yerlerdi ara sıra babasına yardım olsun diye dağıtırdı zaten. Son gazeteyide bırakmak için bahçe kapısını açtı evin tam gazeteyi kutuya bırakacakken kapı açıldı. O anda gözgöze geldiler. Birkaç saniyelik sessizlikten sonar Günaydın dedi ben Elif; Mahmut amca yokmu .yok dedi Yusuf. Bende Yusuf diyebildi. bakakaldı Yusuf Elifin arkasından bilmem ne dershanesi yazan minübüse binerken. eve ordanda işe gitti yusuf. ama artık Elif aklından çıkmaz olmuştu her sabah Elifle birkaç saniyelik muhabbetler Yusuf için günün en güzel anları olmuştu. ikiside üniversiteye hazırlanıyordu.

Aradan bir kaç ay geçmiş Yusufun babası iyileşmiş sınav yapılmıştı. iyi geçmişti sınav. Sınavdan sonra Elife söyleyecekti onu sevdiğini ama öyle böyle değil delikanlı gibi. kendine yar etmek niyetinde olduğunu diyecekti.

Telefon etti Elife bu hafta sonu Çay içelimmi dedi Elifin olur yusuf nerde demesi Yusufa kucağına yıldızları vermek kadar güzeldi. Ben alırım seni diyebildi kendine iyi bak.

Pazar sabahı Eliflerin evin altında bekledi elifi hep orda beklerdi öncedende kendi kaskını elife verdi bu sefer böyle olsun dedi keşke arkadaşımdan isteseydim diye içinden geçirdi Heyecandan aklına gelmemiştiki. çevreden Üsküdar sahile gidecekti tam kız kulesinin karşısında ona sevdiğini söyleyecekti ve evlenme teklif edecekti. belki heycandan süratin farkında değildi. yoldaki yağında farkında olamadı. havadan bariyerlere doğru giderken.

Gözünü açtığında bir sürü insan vardı başında acıyan suratlardı hepsi. ve Elif yusufum dedi iyileşeksin dedi Yusuf Elif dedi seni dedi gerisini getiremedi.

Ertesi gün ikindi vakti Yusufun tabutunun başında bir kolu alçıda elif mahmut amcanın elini öperken Yusuf dedi Yusuf bana evlenme teklif edecekti artık sende benim babamsın.

O an melekler ağladı...

Tamer DURSUN

Bu İçerik 216 Kez Görüntülendi

Kültür Öyküler Üye Listesi