Şavşat ve Kültür-Sanat Öyküler

Papağ

Şener Altun

Tüfek icat oldu mertlik bozuldu, misali salon düğünleri ve de otomobilli gelin almalar köy düğünlerinin gizemini yok etti. Bilmeyen yoktur kız istemeyi nişan vermeyi, alınca nişanı gözünaydın nişanın kabul oldu demeyi. Bilmeyen yoktur, gelin görmede el öptürmeyi, ayağa yün çorap alıp bahşiş vermeyi, huzura varınca temenna almayı. Nişanda düğünde kahve içmeyi sanmam ki bilmeyen olsun gelin alayının yolunu kesip bahşiş almayı kendine güvenip güreş tutmayı. Herkes bilir sanduğa oturup kapı tutup kaynatayı yormayı, eniştenin sırtını yumruğlayıp kız tarafını ağırlamayı. Kına koyarken gelinin eline birtek Şavşatlılar söylemez yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar, arşın arşın uzaklara kız vermesinler diye. Birtek Şavşatlılar söyler BU GECE GINA GECESİ BAŞINDA MUMLAR YANASI HANİ BU KIZIN ANASI GALSIN GÖRSÜNDE AĞLASIN diye. Herkes papayı Vatikan’da papağı takke olarak bilir Şavşatlılardan gayri. Papa en acil yemek papağsa çıkan bilir.. Magar ileri gelenleridir toy sahibinin. Yeni elbiseli temiz ayakkabılı gönlü zengin olanlarıdır. Hakaret sayarlar toy babasının verdiği bahşişi geçmeyi. İsim okunmaz anons yapmazlar bir bir verdikleri parayı ama sağduciya tamamlatırlar sonu sıfırlı olsun diye. O magardur dügüne şekil veren dügünün asaletini belirleyen. Yaşlılar atıyla gelirde kantarmayı tutturmazlar at yorğa gedanda dörtnala sürmezler atın şanına gölge düşürmemek için. O magar karar verir yemek yerken, yolda giderken, kahve içerken barda iyhu çekerken kaydesine. O magar izin verur sağduciya enişteyi hazırlasın diye yolun yarısında önde gitmeye. O magar içinden çıkar günün şampiyon maratoncusu at binicisi. Yollar kat edilir davullu zurnalı. Nasip kısmet işi yavuklu bazen karşı komşuda bazen karşı köyde bazen arşın arşın uzaklarda. Ama değişmez adetler sofra sofra yenen yemekler gibi. Bellidir her düğünde Veli Efendi hipodromu gibi koşulacak mesafe. Bilir her at sahibi yokuşun dibinde arpanın kar etmeyeceğini de ondandır aylar önce samana arpa katması. Magar izin verir papağcılar sürsünler atları diye. Öncü birliktir onlar haberci. Hep iyidir haberleri. Evde yol gözleyen kaynanaya güvegiye son bir şanstır hazırlıkların kusursuz olması için papağcı. Kurşun sesine yada hakem düdüğüne ihtiyaç yoktur yarışın başlaması için. Magar serbes bıraktımı gerisi al atın dor ata kır atın demir kıra imrenipte kamçı yerine çırpılan üzengi ile koşmasıdır dügün evine kadar. Dügünde kız nağırda öküz seçilmez ama ne delikanlılara göz koyuldu en güzel utangaç kızlar tarafından papağa at sürerken. Hele birinci gelmişse onca at arasından. İlk gelen at nefeslensin diye dolaştırılır ev etrafında. Birinciye kahve verilir en telvelisinden Atın madalyası renkli yazma ince oyalısından. İkinci üçüncüde alır oyalı yazmayı telveli kahveyi. Papağa çıkmak sorumluluk almaktır. İçince kahveyi sıra gelmiştir şişi almaya. Özenle hazırlanmıştır şiş kesilen davarın ya da dananın etinden. Aldın almasına şişi ama papağa at sürmene izin veren magar şişi yemenede verir karar. Bir elinde şiş bir elinde dizginler magara karşı giderde gösterir altın madalyalı dünya şampiyonu gibi göğsünü gere gere. Magarla birlik gelirsin düğün evinede kazanmak kadar korumak ister şişi. Çıkar elinden almak isteyen üç beş kişi. Magar oturdumu magar olan sofraya sesiyle birlikte masalara, kimse yemez bir lokma şiş gelinceye kadar huzura. Papağa çığan gaturupta gösterirse şişi sorun yoktur. Ama yemişse gizli gizli çıkar karşiluği misli misli. Çığacağ at kalmayınca papağa gençlar koşar oldu. Oyalı yazmalar kollara bağlandı konvoyda aynaya bağlanan peşkirler gibi. Salonlar salon düğünleri icat olduda ne ög yenga kaldi neda geriki yenga. Kalmadı atını sürüpte papağa çıkan yürek yakan.

Bu İçerik 183 Kez Görüntülendi

Kültür Öyküler Üye Listesi