Ben anlatmayayım seni yutanları
anlat be İstanbul sen kendini
Galata Köpründe balık tutanları
Anlat sen kendini
Ben de derdimi
Ben anlatmayayım be…
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Karanlık köşelerinde büzülüp yatanları
Kuytu köşelerde ekmek parasına kendini satanları
Köprü altına ucuz şarap içip nara atanları
Anlat sen kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be…
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Neron olup araba yakanları
Yakasına kırmızı gül takanları
Tarihin yalısına çivi çakanları
Parasızlıktan vitrinlere boş gözle bakanları
Haksızlıklara yumruk sıkanları
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be…
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Eminönü, Sirkeci’ Mahmut paşa
Bey oğlu sen beyliğini bilerek yaşa
Galata kulesi aşkından şaşa
Beyazıt kulesi yüreğinden sevgiler taşa
Kız kulesi sevdası için denizden karaya aşa
Anlat
Aşklarını
İhanetlerini
Sevdalarını
Puştlarını
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Tarihidir mısır,kapalı çarşı
Dolmabahçe de asker komutla söyler yürüyüş arşı
Söyler gezer Atatürk marşı
Ziverbey köşkü olmuştur emeğe karşı
Anlat kendini
Bende derdimi

Ben anlatmayayım be…
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Etrafı mahşeri kalabalık
Paran varsa yersin boğazda alabalık
Adamı çoğu yokluktan olmuş kılıbık
Paran yoksa yapamasın çocuklarına babalık
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Kimi yaya gider,kimi geri döner
Kimi otobüse kimi tramvaya kimi trene biner
Kimi ayakta dikilir kalır kimi ilk durakta iner
Niye kalır be İstanbul ben bilemem
Sen anlat
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendin anlat

Boğaz hattına,Adalar’a giden vapurlar
Kadıköy’den ,Üsküdar’a dalga şupurlar
Kaçak yolcu taşır bilir misin? şilepler
Martılar ağzına simit alır şapırlar
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendini anlat

Kaçı gençtir,kaçı ihtiyar gönlü yaralı
Kaçı sevdalı,kaçı bahtı karalı
Kimi züğürt kimi lort gibi paralı
Ben anlatmayayım be İstanbul seni
Sen kendin anlat

Kaçı işçi ,kaçı işsiz,kaçı sarhoş kaçı ayık insan yutmuş
Kaçı umutlarını bir kayık içinde tutmuş
Çoğu yaşama sevinci değil kin nefret gütmüş
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendin anlat…

Kaçı umut yolculuğuna yeni çıkmaktadır
Sen iyi bilirsin kaç kişi yuva yıkmaktadır
Yeri gelir dost bildiğin menfaati için kurşun sıkmaktadır
Buralarda yaşayan insanın çoğu bıkmaktadır
Sen anlat
Kaç babayiğidi un ufak ettin
Kaç çocuğun anasını babasını ağlattın
Kaç körpe kızı telef edip gittin
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendin anlat…

Kaç delikanlıyı pis batağına attın
Anasından doğduğuna pişman ettin
Kız diye ortaya çıkardın anasını sattın
Utanmadın hem anası hem kızıyla yattın
Anlat be İstanbul
Sen anlat
Güvercinler cami avlusuna doluşur
Tabak tabak atılan yemleri bölüşür
Bir hile sezdiler mi hemen ötüşür
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be…..
İstanbul seni
Sen kendin anlat…..

İnsanlar sarılmış birbirine ağlaşır
Acıyı paylaşmaya kenetleşip bağlaşır
Sen anlatırken yürek dağlaşır
Ben anlatmayayım be…
İstanbul seni
Sen kendin anlat….

Taşın toprağın altın denmesi kötü mü dur?
Yüreğin yufka mı,yoksa katı mıdır?
İstanbul doğu değil batı mıdır?
Sen anlat
Anlat kendini
Bende derdimi

seni insanlar niçin sever
Niye bağlanır niye söver
Niye ayrılamaz,niye över

Gelen ayrılmak istemez senden niye
Ayrılsa da bir parçası kalır sen de diye
Büyü mü edersin senin aşını yiyene
Sen anlat
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be….
İstanbul seni
Sen kendin anlat….

Ağacında ne öter
Toprağında ne biter
Ocağında ne pişer
Aş, ekmek iş kime yeter
Sanırım gidene yeter
Gelene yeter mi ? biter mi?
Ben bilemem
Çektiklerini
Gördüklerini
Yaşadıklarını
Anlat ta herkes dinlesin
Ona göre inlesin!....

Sen anlat
Anlat kendini
Bende derdimi
Ben anlatmayayım be…..
İstanbul seni
Sen kendin anlat….

Anlat
Hazır bir dinleyicin varken
karşında
Kaçırma
Anlat……