Gürnatel Mesaj Tahtası Genel Mesajlar
Genel Mesajlar

Ercan Demirciye
0535 226 16 61 yavuz demirci...
yavuz08hotmail.com bu adreslerden bana ulaş öptüm..

Affınıza Sığınarak...

Yine Yeniden

Merhaba

Arkadaşlar
Gürnatel sitesinin foto galeri bölümüne 20’nin üzerinde Köyden manzaralar koydum. Umarım biraz olsun köy özleminizi giderirsiniz.
Herkese selamlar sevgiler, kalın sağlıcakla.
Ali DEMİRCİ

Bütün ahaliye...
Dağılmış kızak bozuk araba,
Paslanmış dirgen,seyremiş yaba,
Hele gelde bir gör…
Atan, deden atmış burya temeli,
Yıkılmış duruyor ocak kemeri,
Kaybolmuş kantarma, kopuk semeri,
Hele gelde bir gör…
Kurutmuş samyeli bağçeyi bağı,
Dalları sarmış hep örümcek ağı
Terkettik bizde tırpanı,orağı,
Hele gelde bir gör…
Bilbilandan geçerdi top yolu,
Karagölde var balığın bolu,
Sarar kürdevanı kar, tipi-dolu,
Hele gelde bir gör…
Hiçmi özlemadın bayırı düzi,
Durda bir dinla söylenen sözü,
Birgün gelir sararlar kefenlik bezi
Hele gelde bir gör…
Önder yaşar derki durum bu,
Bağrımı deliyor köylerin hali,
Anlattım dinlesin bütün ahali,
Hele gelde bir gör…
Önder YAŞAR
NOT : Ali abi çook güzel şiirler yazıyon beni eskilere götürüyor...

Merhaba

Teşekkür

Azar, Azar
Herkes yazsın, azar azar.
Değmesin kimseye nazar,
Ben yazayım, azar azar.
Herhalde işlarız çohtur,
Yazılacak dert mi yohtur?
Bakıyorum, karnız tohtur,
Kızacağım azar azar.
Düşte köyü geziyorum,
Yan çekeni seziyorum,
Bazen fena kızıyorum,
Başliyacam azar azar.
Ali der ki böyle olmaz,
Beş çiçekle bahar galmaz,
Yazarsanız keder kalmaz,
Dertten yazın azar azar.
Ali DEMİRCİ

Şaşıyorum
Sokakta da gezmayın,
Canınızdan bezmayın,
Nerda kaldız şaşıyıorum.
Biliyorum derdiniz çok,
İnsan bazen oluyor şok,
Ariyerim biyerda yok,
Nerda kaldız şaşıyorum.
Çıkmaz oldu, sesi sazın,
Boş durmayın, gülün azın,
Siteye de bir şey yazın,
Nerda kaldız şaşıyorum.
Ali der ki bunlar nerda?
Düşmasınlar sakın derda,
Görmiyerim heç bir yerda,
Nerda kaldız şaşıyorum.
Ali DEMİRCİ

Çok Güzel, Defalarca Okudum Şiiri
Şiirinizi defalarca okudum, inanın çok güzel olmuş. Bir anda kendimi köyde bulup, küçükten başlayarak bugüne kadar yaşadığım günlerimi sanki tekrar yaşadım. Yüreğinize, dilinize, kaleminize sağlık diyor, başka şiirlerinizi de bekliyorum. Kalın sağlıcakla. SELAMLAR.
Ali DEMİRCİ

Kültürden Uzak Olan
Yapmamışsa kızak sürütmesini,
Yememişse peynir eritmesini,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Ağzı ğırıç kalan, yüzü gülmeyen,
Bu asırda harfanayı bilmeyen,
Hele hele pancarcıya gelmeyen,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Kesip getirmemiş ise nekeri,
Çok sonradan görmemişse tekeri,
Gizli gizli yememişse şekeri,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Tumbul, Comart, Yosma, Koçak koşmayan,
Dere tepe dümdüz edip aşmayan,
Davul zurna sesi duyup coşmayan,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Çorbasında anuğ kokutmamişsa,
Halı, Kilim, Cecim dokutmamişsa,
Kızını, oğlunu okutmamişsa,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Haşil, gevrek, kuymak,bişi yemeyen,
Büyük ağabeye tada demeyen,
Kolopa görmemiş, dehre bilmeyen,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Kültür mektebine uğramamişsa,
Ketesini eyca yağlamamişsa,
Çorbasına ekmek doğramamişsa,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Mali, davari sehif salmayan,
Çok okumuş ama, adam olmayan,
Damakta şor peynir tadı kalmayan,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Baltayi, kazmayi zodladmamişsa,
Dağda, köyde davar otlatmamişsa,
Yazın, güzün harman hıplatmamişsa,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Helal kazanç için kendin yormayan,
Erkekçe verdiği sözde durmayan,
Dört mevsimi bir arada görmeyen,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
İmsak vakti yaya yola düşmeyen,
Elde çıra ormanlardan geçmeyen,
Hafta boyu kert puğaça yemeyen,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Her işte her yerde çalışamayan,
Gurbet ellerine alışamayan,
Kopodan kopoya konuşamayan,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Bu kültürü almamişsa özünden,
Sen konuş dur, anlamazki sözünden,
Sapmış ise Atatürk’ün izinden,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Sıka yapıp, karda, buzda kaymayan,
Dilhona, telahaş, özek soymayan,
Daha kavrakana bir taş koymayan,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Erken kalkıp, erken yatmamış ise,
Bir mozik, bir çepiç satmamiş ise,
Kuyruğunu dimdik tutmamiş ise,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Koruk olmuş yere mal kaçırmayan,
Allah’ın emriyle kız köçürmeyen,
Eldeğmemiş doğada gün geçirmeyen,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Önder sevmez, söylemezki yalanı,
Dile getirdi hep gerçek olanı,
Eğitim, kültürden uzak olanı,
Ne Şavşat’ı tanır, ne Gürnatel’liyi
Önder YAŞAR...

Gidiver Turnam
Ne olur oraya, gidiver turnam.
Susuz kalan çiçek gibi solmuşum,
Bayburt’tan köyüme, uçuver turnam.
Kop’ta, Erzurum’da sakın üşüme,
Gökhangil giriyor orda düşüme,
Kimse karışmasın, deme işime,
Oradan Tortum’a iniver turnam.
Göle doğru in, Göle’ye sapma,
Gözünü seveyim, cilveler yapma,
Kayalar yüksektir, onlara çarpma,
Erzurum Köprüye iniver turnam.
Erzurum Köprü’den sağa dönersin,
Soğuksu’ya gidersin, bir su içersin,
Suda pişmiş lazuttan, üç tane yersin,
Çiftehanlar, Şertul’a, çıkıver turnam.
Şertul’a varınca, orda durursun,
İmerhev’den gelen suyu görürsün,
Nüreyla’mı anıp, üzülür müsün?
Ağlayıp ta Satlel’a çıkıver turnam.
Kaleden yukarı, sağa doğru bak,
Vanta’da vitesin, birinciye tak,
Curmul’a gelince, selamını çak,
Orada birazcık duruver turnam.
Ardamaz’da keselerden gitmedin,
Çamlıkta oturup, bir ohh etmedin,
İkinci kesadaki sudan içmedin,
Damlayan suyundan içiver turnam.
Curmul’un sırtında, mola ver kuşum,
Gördüğün köyüme, hayal kurmuşum,
Meşasında ayı, domuz vurmuşum,
Okuluma doğru, gidiver turnam.
Nafiz emi, Heyro emi orda mı?
Konti Sultan, Alo daday dağda mı?
Hoşi nene, Kave neney bağda mı?
Bir kere hatrını, soruver turnam.
Kobo Ali, Naci davar satıyor,
Bazan şaşıp, araları katıyor,
Mamo dadanın evi, yere batıyor,
Azıcık uğra da geçiver turnam.
Hefit emi yine, alışverişte,
Telat emi vardır, türlü her işte,
Şeho Hoca yesin, bugün erişte,
Verirler bir lokma, yeyiver turnam.
Avni emi, itların fena boğuşur,
Soner emi, horozun yaman döğüşür,
Horoz şiirine, herkes gülüşür,
Orada punğardan, içiver turnam.
Şenol düğünlerde çekerdi başı,
Herhalde kırk dörde varmıştır yaşı,
Şimdi de çarşıda zabıta başı,
Selamımı söyle geçiver turnam.
Hilmi beg, Rahmi beg, bazen atışır,
Epey zaman sonra, tekrar barışır,
Kazim beg, Nazim beg, hakta yarışır,
Git Kokoşavur’a, çıkıver turnam.
Cemil ağa, Ekrem ağa evde mi?
Muhtar Miko çarşıda mı, köyde mi?
Salim abi, Sabri abi, Sefaköy’de mi?
İlker’i, Bekir’i soruver turnam.
Alim abi unuttum, kusura bakma,
Doğalgazı kullan, sobayı yakma,
Dünyadır her şeyi, kafana takma,
Selo emiy harkta mı? görüver turnam.
Dincel’i, Yücel’i arar gözlerim,
Erdal’a, Taci’ye vardır sözlerim,
Orhan’ı, Ayhan’ı, hayli özlerim,
Yokuştan Velta’ya çıkıver turnam.
Dede Korkut nerede? usludur azmaz,
Ne oldu, bilmem ki siteye yazmaz,
Öner’im iyidir, kimseye kızmaz,
Uğrayıp çayından içiver turnam.
Şener abi artık, sigara içmez,
İrfan’ım hocadır, arkaya geçmez,
Yaşar Usta doğrudur, adamı seçmez,
Serçime’ye doğru gidiver turnam.
Düzyol’da top oyna, ağarmaz saçın,
Takılıp düşme ki, kırılır kıçın,
Helim emiy geliyor, savulun kaçın,
Güneş’te batıyor uçuver turnam.
Saydamın atölye, ediyor sağır,
Kapıdan geçerken, Eray’a bağır,
Mido abi, Emin abi, Ahmet’i çağır,
Yavaştan ilerle geçiver turnam.
Atif emiy, Kızıl diye bağırır, (kızıl, öküzün adıdır)
Yusuf ağa Taner’i, sertçe çağırır,
Pamuk Bibinin, bacakları ağırır,
İsmet’i de unutma geçiver turnam.
Mansur amca sakın, meşaya gitme,
Hakim de demişti, eyleme, etme,
Selim amca arabir, dizların tutma,
Birazcık geriye dönüver turnam.
Aslan emi, Sulo emi, beni severdi,
Canım Libas nenem, beni everdi,
İsmel emi çayıra, hergün giderdi,
Allah rahmet etsin, deyiver turnam.
Helim ağa, Nedim ağa, onlar benim canlarım,
Sevinseler, üzülseler, aşikardır anlarım,
Atadırlar, babadırlar, ne derseler dinlerim,
Divan dur, ellerinden öpüver turnam.
Fiko Hoca çarşı-köy, epey aşındı,
Murşit emiy Velta’lara taşındı,
Yılmaz’ı atladuh, sırtım kaşındı,
Çok gitme ileri, duruver turnam.
Aynur hanım, Nizo emi, erken yol aldı,
Pakö hanım Durmuş ağay, dertlere saldı,
Geriye hüzünlü çocuklar kaldı,
Alllah sabır versin, deyiver turnam.
Mezin daday, manus keçi otardı,
Ara sıra, kayalarda yatardı,
Mezaklı mezaklı, çenge atardı,
Bir türkü söyle de geçiver turnam.
Yukarda kalmıştır, iki-üç baca,
Tütlar yetişince, düşüyor saca,
Eyüp Hoca, rahmetli gitmişti haca,
Ersin’i, Dursun’u görüver turnam.
Fatih Mehmet, Şabet Hoca,halen ordalar,
Hazık dede, Kazim dede, hakka doğru yoldalar,
Kemal dede, İso emiy, hep rahmetli oldular,
Mavi kuşu, Binali’yi anıver turnam.
Turnam sen nesin ki, derede kumsun,
İyilikler isteyen, Allah’tan umsun,
Hamza Hoca Bursa’da, Ahmet’im Samsun,
Çokca selamımdan ediver turnam.
Bilal dede, Paşa dede, beş kardeştiler,
İlim dolu, irfan dolu, bilgiliydiler,
Okuyun da, adam olun dediler,
Mekanınız Cennet, deyiver turnam.
Turnam, çok haşinsin, azıcık uslan,
Ocamurta’ya geç, kızılcuhla beslen,
Sögla’ya varınca, Necat emiye seslen,
Dünya dönüyor mu? soruver turnam.
Şair Ali, saymadığın çok kişi kaldı,
Turnam da zaten, yükünü aldı,
Sohbeti güzeldi, yağ ile baldı,
Gelme de köyümde, kalıver turnam.
Ali DEMİRCİ

Gidenler Dönemez
SEVGİLİ ALİ KARDEŞİM;
DEDİKLERİN DOĞRU, HERKES GİTTİ; O MEMLEKİ NE RUS İŞGALİ, NE GÜRCÜ DEVLETİNE VERİLMESİ NE HARİTADA UNUTULMASI, NE 12 EYLÜL BASKISI NE ZOR DOĞA ŞARTLARI NEDE ÇERNOBİL BELASI BOŞALTAMADI, SANIRIM GÜRNATELİNDEKİ İKİ SINIFLI TAŞ BİNA İLKOKUL 1930 YAPIMI, BİZİM ZAMANIZDA ŞAVŞAT TA SADECE BİR İKİ HÜKÜMET BİNASI BETONARME İDİ GERİSİ ÇAKATURA İDİ, YİNE KÖYLER ŞEHİR DOLU DOLU İDİ.
AMA MURGULU KAPATIRSAN, RİZENİN ÇAY FABRİKALARINI ÖZELLEŞTİRİRSEN EKONOMİK BİR GİRDİ SAĞLAMAZSAN ORMANDAN KÖYLÜYÜ YARARLANDIRAMAZSAN TABİ BOŞALIR.
ANCAK GİDİLEN YERLERİNDE ALMANYA NIN OLDUĞU GİBİ YAŞANIR HALİ PEK KALMADI, YETERKİ KALANLAR O DOĞAYI VE EKOLOJİK DENGEYİ BOZMAYIN.
BENCE ÖNÜMÜZDEKİ 2010 2020 Lİ YILLARDA O MEMLEKETLER TURİZM CENNETİ OLACAK.
GÜRNATELE İLK TURİSTİ 1982 DE BEN GETİRMİŞTİM. MUHTAR(ÇOK ŞÜKÜR Kİ İYİ OLMUŞ) MİKAİL DEMİRCİ’NİN EVİNDE KONAKLAMIŞTIK.
İNŞALLAH DEDİKLERİM BİR KEHANET OLMAZ DA O GÜZELİM YERLER TEKRAR ESKİ ŞENLİĞİNE KAVUŞUR.
İNSANLAR ESKİ MISIRI PİRAMİTLERİ EFESİ TELEVİZYONDAN dvd DEN SEYREDEREK DOYUYOR, ŞİMDİ ARTIK DOĞAYI YAŞAMAK İSTİYOR.
TÜM GÜRNATELLİLERE SELAMLAR
HALİL ŞAHİN

Giden Gidene
Bitti Şavşatımız giden gidene
Boşaldı evler, boştur yerleşim,
Çekildi kapılar, kaçan kaçana.
Göç veren iller Artvin-Ardahan,
Bu iller oldu, üç aylık vatan,
Bezirgan gelmiyor, yok oldu satan,
Bulursa müşteri, satan satana.
Budur, bu illerin matem günleri,
Dört aydır halen var gidenleri,
Kalmıştır Şavşat’ın az sevenleri,
Düştü şarteller sönen sönene.
Bizleriz nöbetçi burada kaldık,
Ne olur bu hal? sormakla bıktık,
Geçmişe özenip duvara astık,
Hey gidi Şavşat, diyen diyene.
Seneden seneye farkı olacak,
Çaresiz kalan çekip gidecek,
Orada mı, burada mı? sonu göçecek,
Gurbet mi, sıla mı ölen ölene.
Vatanın bedeli, şehit-gaziler,
Kan ile yoğrulan nice topraklar,
Kalkıpta deseler, nere kaçaklar?
Bu diller lal olur, susan susana.
Yurttur, sıladır, bizler yapıştık,
Yalnızlık diyarına böyle alıştık,
Kimi sızlaşıp, kimi kamaştık,
Biz bize dertleri, döken dökene.
Aralık-Ocak-Şubat ayları,
Gelecek baharın sıcak günleri,
İlk gelen sabırsız sıla dostları,
Gurbetten sılaya, kaçan kaçana.
Bilirler gidenler ağız tadını,
Sıcaklar geldikçe vatan tadını,
Dayanamaz tutar, Şavşat yolunu,
O zaman Şavşat’ı seven sevene.
Yıldırım der, düzen ne yana gider?
Ömrümüz bir yerde, bir günde biter,
Dünyanın sonu mahşere gider,
Buradaki işimiz, biten bitene.
Şair: F. Mehmet YILDIRIM

Köyden Selamlar
Herkese selam ve sevgilerimi sunuyorum.Karne tatilinde 10 gün kadar köyde kaldım. Kış mevsimini, soğuk havasını büyük bir zevkle teneffüs ettim. 10 gün nasıl geçti anlamadım. Komşuların çoğuna uğrayamadım, tüfekle ava çıkamadım, daha bir çok isteğimi yerine getiremeden tatil bitti. Bizde başka sefere İnşallah diyerek yarıda kesmiş olduk. Köyde ambarlar, harolar cins cins elmalarla dolu, soğuk nedeniyle üşümüş olsalar dahi biraz gevşeyince çok tatlı oluyor, yiyecek insanları bekliyorlar. 25-30 cm. kadar kar vardı, yollar açık, beton yol yapıldığı için arabaların altları vurmuyor, aralardan geçiş yolları aramaya gerek kalmıyor. Velhasıl köyümüze her zaman rahatça gidebilirsiniz.
Her akşam komşular geldiler, sohbet ettik, kameraya çekip televizyondan kendimizi, konuşmalarımızı izleyip güldük, eğlendik. Köyün kış manzaralarını çektim. Yakında foto galeriden izleyebilirsiniz. Eski Muhtar Mehmet Yıldırım’ın bir şiirini de yakında yazacağım, çünkü şimdi çok üşüdüm, eve gitmek zorundayım. Herkese selam ve sevgilerimi sunar, hayırlı gelecekler dilerim.

Bayramlar Bayram Olsun

Selam

Teşekkürler Turgay

Öğretmenim!

Herkese selam
merhaba arkadaslar herkese selam, umarim herkes iyidir. Benim duydugum kadariyla koye kar yagmis yani kas gelmis, herkes iyiymis. Ercan telefonunu bana gonderirsen sevinirim. benimki 0031651702652

Tüm site sakinleri
Onların sayesinde bizler var olduğ
Herbirimiz birtarafa savrulduğ
Hasret ateşiyle yanduk kavrulduğ
Eskileri unutmayalum dostlar
Gurur ile yasadilar öldilar
Herzaman kadir kiymet bildilar
Ensonunda aklimiza geldilar
Eskileri unutmayalum dostlar
Onlar bizi bu hallere geturdi
Hayelleri bir kirmizi moturdu
Dağdan köye tatli suyi geturdu
Eskileri unutmayalum dostlar
Cumrulun sirtindan minaresi görünür
Ezan sesi ta uzaktan duyulur
Önder köyü ile ögünür
Eskileri unutmayalum dostlar

Sevgili Dostlar,

Herkese en derin sevgi ve muhabbetlerimle.
