Tarla,bostan talamayı,
Teşti dibi yalamayı,
Dana tezan bulamayı,
Özlemişim,Özlemişim.

Kazma vurup him eşmayi,
Mahalledaki çeşmeyi,
Zafer’inan güleşmayi,
Özlemişim,Özlemişim.

Söglalarda çayır biçmay,
Kayalardan harği geçmay,
Karapanda lazut saçmay,
Özlemişim,Özlemişim.

Bahçemizdeki elmayı,
En tepedakini almayı,
Tarlada kohta kalmayı,
Özlemişim,Özlemişim.

Sitemizi şöyle bir okuyup geçen sevgili dostlar, site sakinleri; atışmaya katılmak elbetteki zorunlu değil ama hiç değil mesajlarınızla destekleyin lütfen.. Dörtlük yazmak ya da illaki şiirle katılmak mecburiyetimiz elbette yok... hiç olmazsa bir selam ve birkaç destek ve teşvik mesajı bekliyoruz. Tıpkı Bahadır YILDIRIM ve Gökhan ALTUN kardeşlerimizin yaptığı gibi...

Sevgili köylülerim, yazıcak bir şey bulamıyorum. İnanın köyümüzün sayfaları imrenilmeyecek gibi değil. Noktasına virgülüne kadar, her kelimesinde emeği olan ve özlemlere inat yüreğinden gelen sesle bu harika dörtlükleri köyümüz sayfalarına sıralayan herkese sonsuz teşekkürler. Kalın sağlıcakla..... TURGAY

Değerli Dostlar, köyümüz sayfasındaki hareket, heyecan ve dostluk diğer köylere örnek gösterilecek düzeye gelmişse bundan mutluluk duyduğumuzu itiraf etmeliyiz. Site yapımcısı arkadaşların bu jestlerini GENEL MESAJ TAHTASINDA da tekrar etmelerini bekliyoruz... Atışmaya ve güzellemeye ara vermeden, hız kesmeden devam etmemiz gerektiğini bilmem söylememe gerek var mı? Şu ana kadar ÖZLEMİŞİM başlıklı atışmamıza(güzellememize) ilgi gösteren; Ali DEMİRCİ, Erdinç DEMİRCİ, Haluk YILDIRIM, Nilgün AVCI ve Korkut AVCI ya yürekten teşekkür ediyorum...

Cennet gibi doğasını
Ol manevi havasını
Kandillerde duasını
Özlemişim, özlemişim...

Ezanların heybetini
Alimlerin sohbetini
Kandillerin şerbetini
Özlemişim, özlemişim...

Berat Kandiliniz Mübarek Olsun...

SELAM GÜZEL KÖYLİLARIM
UZAK KALDIM BEN NEDARIM
GÜZEL GÜZEL ŞİİRLARA
BİRAZ DA EŞLUK EDARIM

U CAMURDA KAYASINDAN
VELTALARIN OVASINDAN
ZENDABA KOLOPASINDAN
AYRAN İÇMAY ÖZLAMİŞIM

MAL OTARMAK BİR KENARA
NEKER KESMAK AYRI BELA
KESMAK VARDİ ŞİMDİ ÇALA
LAZUT AÇMAY ÖZLAMİŞIM

EL ALEMİN İRGATLARİ
GEÇTİLAR HEP KÖPRİLARİ
KÖYÜN TEMBEL ÇOCUKLARİ
ÇAYİR BİÇMAY ÖZLAMİŞIM

NATARZİREV YOLİ TAŞLİ
VELTALAR DUMANLI BAŞLİ
BAŞKA KÖYDEN KARA KAŞLİ
GELİN ALMAY ÖZLAMİŞIM

KAR YAĞİYER SIKA NERDA
BULUNMAZ HEÇ BELA YERDA
ARADUĞUN HER ŞEY BURDA
GÜRNATELİ ÖZLAMİŞIM

Yarınki berat kandilinin tüm insanlığa ve bizlere hayırlar getirmesi dileğiyle . hayırlı kandiller.

ŞİİRLER ÇOK GÜZEL OLMUŞ. BİR ŞEKİLDE BU SİTEDE ETKİNLİK YAPMALIYIZ Kİ SİTEYİ KULLANMAYANLAR KULLANMAYA AZ KULLANANLAR İSE DAHA FAZLA KULLANMAYA BAŞLASIN...

ahorunda danasini
tarladaki çapasini
meşadaki çirasıni
özlamişim öalamişim

o tertemiz havasını
mis gibi çam kokusuni
bacadaki kuş sesıni
özlamişim özlamişim

kışın yağan çoğ karıni
bahardaki çamurini
yazın yağan yağmuruni
özlamişim özlamişim,

bayramlarda hegidıni
formasında kartopiyi
birda tatli kabağıni
özlamişim özlamişim

yaylasında soğuk suyi
kazandaki peynirini
hem pancarci şenligini
özlamişim özlamişim

sögladaki fındığıni
tatli çançur erugini
eşki eşki kızılcuği
özlamişim özlamişim

çayırda tırmığ çekmayi
dirganinan sap atmayi
mereklara ot tepmayi
özlamişim özlamişim

kurtların ulumasini
itların boğuşmasıni
kapida horoz dögüşini
özlamişim özlamişim

ağaçtaki tikanıni
sılığıni düdügüni
halayıni dügünuni
özlamişim özlamişim

ambardaki faresini
mutfakta karincasını
tahtadaki güvesini
özlamişim özlamişim

sizlere özenerek bi şirde ben yazdım umarım beğenirsiniz. İnşallah devamı gelir. ben okudukça büyük zevk alıyorum. ve sizlere çok çok teşekkür ediyorum. memleketimizi böyle hatıralarda ve hafızalarda canlı tuttuğunuz için. Tekrar görüşmek dileğiyle ALLAHA emanet olun.

Saygılar...

Pantasıni, erügüni,
Cauzunun çürügüni,
Havasıni, körügüni,
Özlemişim, özlemişim.

Mentegini, milasıni,
Boyasıni, cilasıni,
Yüznumara, helasıni,
Özlemişim,özlemişim.

Ormanıni, meşasıni,
Çirpisini, yoşasıni,
Gürcüsüni, Poşasıni,
Özlemişim, özlemişim.

Kıratıni, alatıni,
Sepetıni, kalatıni,
Fehmisini, Telatıni,
Özlemişim, özlemişim.

Erdinç, Haluk, Ali Hoca,
Topi atmazlarki taca,
Tacer Hoca, nerde aca,
Özlemişim, özlemişim.

Saroluni, azrazıni,
Armuduni, kirazıni,
Komşiların birazıni,
Özlemişim, özlemişim.

Karalastik çaruğuni
Horozuni kuruğuni
Ayranıni yayuğuni
Özlemişim özlemişim.

Tarlasıni çeperini
Kasketının siperini
Ağustostaki serini
Özlemişim özlemişim.

Düzyolunu çayırını
Hozanını bayırını
Heyratını hayırını
Özlemişim özlemişim.

Sohbetini ve sözünü
Ocağındaki közünü
Köylülerimin yüzünü
Özlemişim özlemişim.

Çift candarma çalıyor mu
Harolar un doluyor mu
Bu yıl Azraz oluyor mu
Özlemişim özlemişim...

Ham yoğurdun süzmasini
Ham kızılcık ezmasini
Köyde bayram gezmasini
Özlemişim, özlemişim...

Tarlada hark yapmasıni
Bayramda el öpmasıni
Toyda horom tepmasını
Özlemişim, özlemişim...

Komşi işin kolaylarduk
Yabaniyi halaylarduk
Arada bir kalaylarduk
Özlemişim, özlemişim...

Tump köşada biçtik çayır
Degirmana yaptık hayır
Konuşsana Orta Bayır
Özlemişim, özlemişim

Erdinç,Haluk,Ali Hoca
Topi atiyersiz taca
Diğerleri nerda aca?
Özlemişim, özlemişim...

Celo gelsin bu meydana
Aha bu sözümde sana
Ne susarsın konuşsana
Özlemişim, özlemişim...

Ben biliyordum bizdeki cevherleri daha neler gelecek herkes heyecanla beklesin tüm özleyenler burada özlediklerini istesinler. böylece şenlensin sitemiz dimi. ama Ercan kardeşimede helal olsun ne güzel ayak vermiş, yüreğine sağlık canım kardeşim.
iki dörtlükte acizaneden.

Kayışıma koloşuma
Bu iş gidiyor hoşuma
Beklemişiz hep boşuna
Özlemişim özlemişim

Önce emi oğulları coşti
Bu iş nekadarda hoşti
Tarlaya bağlarduğ oşti
Özlemişim özlemişim

Ayvandan seyrettim ayı
Köşkide içerdim çayı
Bedendeki yarmaçayı
Özlemişim, özlemişim...

Dodopal’dan geri geri
Zendaba’dan karşi beri
Sögla görükacak yeri
Özlemişim, özlemişim...

Meşasında mal otardım
Çiçeklerden fal tutardım
Patosunda toz yutardım
Özlemişim, özlemişim...

Nenemin yünk egirmasi
Can buğanın bögürmasi
Camuşların gegirmasi
Özlemişim, özlemişim

Dört pulul bir yığıni
Pisiginın cırmığıni
Dirganıni, tırmığıni
Özlemişim, özlemişim...

Yaklaşınca Ekim ayı
Seyip vururduk danayı
Kış gecesi harfanayı
Özlemişim, özlemişim

Tapanını, kütanını
Namazda saf tutanını
Kabristanda yatanını
Özlemişim, özlemişim

Harosuni, elegini,
Kazağıni, yelegini,
Şeytanıni, melegini,
Özlemişim, özlemişim.

Harmanıni, meregini,
Mutfağıni, teregini,
Fuzulusi, geregini,
Özlemişim, özlemişim.

Zangasıni, sıkasıni,
Naylonuni, mikasıni,
Kurbanıni, tikasıni,
Özlemişim, özlemişim.

Piclarıni, töregini,
Katmerini, böregini,
Ketesini, çöregini,
Özlemişim, özlemişim.

Termaşıni, mirasıni,
Çaçasıni, şirasıni,
Genesini, pirasıni,
Özlemişim, özlemişim.

(Devam edecek)

HOŞBULDUK DİYORUM ERCAN ABİ. TEŞEKKÜR EDİYORUM. SAYFADAKİ RESİM AZLIĞININ FARKINDAYIM BENDE. KÖYÜN SON HALİNİN RESİMLERİNİN KONULMASINI ÇOK İSTİYORUM.DİLERİM İLGİLİ ARKADAŞLAR BU SORUNU ÇÖZERLER. BU ARADA YAZILAN ŞİİRLERE BAYILDIM TEK KELİMEYLE MÜKEMMEL OLMUŞ YAZANLARIN KALEMLERİNE SAĞLIK. ÇOK FAZLA SİTEYE TAKILAMIYORUM KUSURA BAKMAYIN O YÜZDEN ÇOK AZ YAZABİLİYORUM. BU YIL KÖYDE ÇOK AZ Bİ SÜRE BULUNDUM DÜĞÜNÜMÜZ VARDI HEMEN GERİYE DÖNMEK ZORUNDA KALDIM. SİZDEN RİCAM LÜTFEN KÖYÜN SON HALİNİN RESİMLERİNİ BULUNDURUN SİTEDE. NOT: BU BİR RİCADIR:).......................
ŞİMDİ İŞİME DÖNMEK ZORUNDAYIM. HERKESE SEVGİLER. HOŞÇAKALIN ALLAHA EMANET OLUN. KALBİM HEP MEMLEKETTE. HERKESE KUCAK DOLUSU SEVGİLER....................................
TEKRAR GÖRÜŞMEK DİLEĞİYLE.................

Pestilini kurutmayi
Peynirini eritmayi
Hızeginda sürütmayi
Özlemişim, özlemişim...

Lazudunun koçanını
Tarlada kör sıçanını
Uçanını, kaçanını
Özlemişim, özlemişim...

Ortuvalda çimmesini
Ançuraya binmesini
Veletluğun cümlesini
Özlemişim, özlemişim...

Deredaki holuğuni,
Kayışdaki maluğuni,
kert çadinın kırığıni,
Özlemişim Özlemişim.

Çeşmedaki kurnasıni,
Gökyüzünde turnasıni,
Dügününda zurnasıni,
Özlemişim, Özlemişim.

Ercan kardeşimin davetine candan katılıyor, devamı da gelecek şekilde iki dörtlükte ben yazıyorum. ÖZLEMİŞİM: Tarlasında bağ olaydım, Kolopada yağ olaydım, Ölmeyipte sağ olaydım, Özlemişim, özlemişim. Oyuğuni, gedügüni, Kavalıni, düdügüni, Boz tosunun südügüni, Özlemişim, özlemişim. Şimdilik bu kadar, devamı var. Kalın sağlıcakla...

ALİ ABİ VALLAHA GÜZEL YAZMIŞSIN ŞİİRİNİOKUDUM, AYRICA ERCAN ABİNİNDE HER ZAMANKİGİBİ GÜZEL YAZILARINI VE ŞİİRLERİNİ OKUMAKLA HAZ DUYUYORUZ. TABİ BENDE ŞİİR YAZMAK İSTERDEM AMA BUDA BİR MEZİYET İSTİYOR NE YAZIKKİ ODA BİZDE YOK KHRETSİN.
SİZLER YAZIN BİZLER OKUYALIM NE YAPALIMANCAK OKUMAYI BECERİYORUZ. AĞZINIZA DİLİNİZE YÜREĞİNİZE SAĞLIK HERKESE SELAMLAR.

Sevgili Haluk Kardeşimle sohbet ederken ,Taner Ağabinin “Anlat” başlıklı şiirine Ali Ağabinin “Anlatem Dinle” şiiriyle karşılık vermesinden yola çıkarak ( ki iki şiirde çok güzel) , bir atışma ayağı verelim de sitemiz daha bir güzelleşsin diye hasbihal ettik..Şimdi haddimiz olmayarak “Özlemişim” başlığı altında köyümüze duyduğumuz hasreti dile getirmek babından aşağıya iki dörtlük yazdım.. mümkünse bütün site katılımcısı dostlardan en az bir dörtlükle iştirak etmelerini bekliyorum. İçinizden geldiği gibi...uyağını ölçüsünü boşverin...

Çayırında zoğ olaydım
Armudunda loğ olaydım
Göreydim de yoğ olaydım
Özlemişim, özlemişim...

Haşarını, sırığını
Panturumun çırığını
Yoz dananın tırığını
Özlemişim, özlemişim...

saygıdeğer ali ağabi ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.hay ağzına sağlık.valla birdaha gittim geldim köye,çok güzel anlatmışsın.eminim okuyan herkes daldı gitti.tekrar teşekkürler, herkese selamlar. ERDİNÇ DEMİRCİ

Herkese selam ve sevgilerimi sunuyorum. Canım kardeşim Taner’in, Mucettin Beye sorduğu, köyde ne var, ne yok, anlat dediği şiirine, Mucettin Beyin de affına sığınarak ben cevap vermek istedim. Çünkü bu yaz kısada olsa bende köye gittim. Şimdi Tanerciğime "anlatem dinle" diyorum. Umarım haberlerden tatmin olursun.

Anlatem Dinla

Gördüğüm, yeduğum hep benim oldi,
Köyümdan haberlar anlatem dinle.
Köçanlar, kaçanlar epeyca boldi,
Sır olmaz bunları, anlatem dinle.

Sınır, Karakaya, Curmul, Kışla’dan,
Mazmangil boyamiş Ucamurta’dan,
Zendaba istiyor, geçalım çaydan,
Çoh fena sıhıştuh, anlatem dinle.

Gezdim Serçimeler, Düzyol, Napuzar,
Çokları çekiyor, epey ahuzar,
Bitmedi, epey var, köyda işgüzar,
Balat’tan, Çiselt’tan anlatem dinle.

Sahara’ya gettuh, halaylar çektuh,
Yarışmaya girmaduh, uzahtan geçtuh,
Köpek boğuşuni, fena beganduh,
Festivaldan haberler anlatem dinle.

Çiselt, Yahmeturi, kimsa ekmiyer,
Hozik ottan başka, bir şey bitmiyer,
Mallar bile, oralara getmiyer,
Harmandüzi, Kışla’dan anlatem dinle.

Bayburt’tan, Bursa’dan misafir gettuh,
Koni komşi birlaşıp, hasbuhal ettuh,
Kinzodamal, Göla’dan epey anlattuh,
Buçat, Köşavrat’tan anlatem dinle.

Kim demiş köylarda, heç meyva yohtur?
Kızılcuh, colalar, meshallar çohtur,
Lazut, kartopiya karnımız tohtur,
Kırkattan, azrazdan anlatem dinle.

Erdinç’le beraber, Naçar’a gettuh,
Bir çeynam sakızi, zorinan bulduh,
Sögla’dan, Kırans’tan fotraflar çektuh,
Yatah’tan, Çiplah’tan anlatem dinle.

Nadelev’da bizlar, koco oynarduh,
Naurma, Buçat’ta mal otarurduh,
Baramoul, Satar’dan odun kesarduh,
Abana, Zelat’tan anlatem dinle.

Yazın kasarahta, çayır biçarduh,
Kokakola yerina ayran içarduh,
Düzdağda nahırdan, öküz saçarduh,
Hanlar’dan, Yayla’dan anlatem dinle.

Natarzirev, Yanuhlar hozan duriyer,
Veltanındibi’nda ağaç kuriyer,
Köyda işlar biraz, yavaş yüriyer,
Okuldan, camidan anlatem dinle.

Turgay Ahaşen’a, hac deyip getti,
Erdinç evlarında, ustaluh etti,
Eray’ım mahsunca, boynuni bükti
Tekin de gelmişti, anlatem dinle.

İsmet motoruyla, çahıl taşiyer,
Sabri Hoca köyda, rahat yaşiyer,
Öner’in işi çoh, baştan aşiyer,
Yılmaz düğün yapti, anlatem dinle.

Ercan’ı, Korkut’u arar gözlerim,
Nasir’e, Yücel’e vardır sözlerim,
İnanın, Vallahi sizi özlerim,
Büyükten, küçükten anlatem dinle,

Velhasıl komşular iyilar, hoşlar,
Köydaki ağaçlar, kayalar, taşlar,
Göktaki kaçkaça, serçelar, kuşlar,
Hepisi de iyilar, anlatem dinle.

Mucettin Hocayı, dügünda gördum,
Bursa’da komşilar, nasıllar? sordum,
Şair Ali geçmişi, yad edip durdum,
Taner’im, bunları anlatem dinle.

Bütün arkadaşlara, okuyanlara, okumayanlara, herkese sonsuz hasret, selam ve sevgilerimi sunuyorum. Kalın sağlıcakla.

Selamunaleykum cümle cemaata.

Epeydir uzak kaldığım için inanın çok üzgündüm, şükür kavuşturana. İnanın bu sayfadaki herkesi çok özledim. Kısada olsa biraz izin yaptık biraz dolaştık can ciğer dostları ziyaret ettik. Çok değerli bacanağım Gökhan altun beye göstermiş olduğu misafir perverliği ve samimiyeti için yüreğimin en derinliklerinden sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Sayesinde Erzurmu görmekte nasip oldu bizlere . çok kıymetli doktor kardeşim Bahadır beyle çocukluğundan beri görüşememiştik,tekrar görüşmek nekadar güzeldi anlatamam bize nöbeti olduğu halde vakit ayırdığı için kendisine sonsuz teşekkürler ,inanıyorum İstanbula yolu düşerse bizi mutlaka sevindirecektir. kendisine kutsal görevinde başarılar diliyorum, her zaman gurur kaynağımız olacaksınız. İnşallah Tuncay yeğenimle kısa zamanda okulunu bitirip doktorlar kervanında göğsümüzü kabartmaya devam edeceksiniz. Şimdi bayburta Ali ağabimin yanına gitme vaktidir.

canım ağabim haklarınızı helal edin ne olur.

Bizi kırallar gibi ağırladınız yengeme çok zahmetler verdik emeklerini helal etmesini rıca ediyorum zira biz sizleri burda öyle misafir edemeyiz.Burda bayburt ketemiz yok çoruh nehrimizde yokki balık tutalım,ne güzel bir tatil yaşattınız bizlere hepinizden ALLAH razı olsun.cici yeğenlerime en derin sevgilerimi sunuyorum.Feyza hanıma yeni okulunda üstün başarılar dilerim.

Köyde görüştüğüm herkese burdan selam gönderip göstermiş oldukları yakın ilgi ve alakadan ötürü teşekkürler ederim. çok güzel resimler çektim ama burdan göndermesini henüz çözebilmiş değilim inşallah çocuklardanda yardım alarak bazı resimleri sizlere sunmaya çalışacağım.

Bu arada siteden uzak kalınca müdavvimlerimiz çoğalmiş Taner ağabim döktürmüşsün yine duygularını köye gittiğim gün su sırası bizdeymiş hemen sen geldin aklıma ne çok severdin tarla sulamasını helede yolun altını sularken su harkları yarım gittiğindeki küfürleri burya yazsam bilgi sayar virüs girmişten beter olur.Ama şimdi ne tarla ekiliyor nede sulanıyor,herşey bitmiş ama yinde köyün havası bir başka bu sene gidemeyenlere seneye mutlaka azda olsa gitmelerini tavsiye ederim.

şimdilik bu kadar yeter diyelim herkese kucak dolusu selam ve sevgiler.
H.Yıldırım
25/08/2006 GEBZE

Değerli arkadaşlar, sizlere bundan sonra birazda gece koh bekleme maceralarımdan anlatmak istiyorum.Sarmadıysa okumayabilirsiniz.

Yıl 1980, 12 Eylül İhtilali olmuş, her tarafta sessizlik hakim. Biz geceleri lazut tarlalarını ayı, domuz ve porsuklardan korumak için koh beklemek zorundayız. Eee koh beklemek için de silah, dinamit vb. şeyler gerekir.O sıralar köylerde ne kadar silah varsa toplamışlar, kimsede bir şey kalmamıştı. Silahımız yok diye mısırları yedirecek halimizde yok. Tabanca ile yol yapanlardan çaldığımız dinamitleri istemedikleri için onları teslim etmemiştik.Fiko Hocaynan dinamitleri alarak Ucamurta’nın altındaki yoldan Söglaya geçtik. Karameşalar, Unuphora’ya bakıp Korangallardan Fiko Hoca gilin tarlanın üstüne geldik. Hasan dada gilin tarlada otlar biçilmiş, yığın yapılmış. Tarlaya doğru biraz yaklaştık, tam dinlemeye geçmiştikki Fiko Hoca’nın tarlasından mısırın poçoçuni carr diye açtığını duyduk. Ayaklarımız titremeye, saçlarımız tam dikilmeye başladı. Korkudan soğuk, soğuk terlamaya başladık. Tüfeklerimizde yok, ne yapabilirdikki? Fiko Hoca’nın aklına süper bir fikir gelmişti. Dinamiti benim sigarayla ateşleyip sesin geldiği yere nişan alıp, birazda geriye çekilip güçlü kollarımızla fırlatacaktık. Geri çekilişimizde ayı gelene kadar yığına çıkacak mesafeyi ayarlayıp, o korkuyla bismillah dedikmi bilemiyorum, dinamiti fırlatıp yığına koşmaya başladık. Fiko Hoca daha çok korkmuş olcakki yolda beni geçip yığının tam tepe yerine o çıktı. Ben yığının yarısında pür dikkat dinamitin patlamasını bekliyoruz. Fitilde kısaydı ama bize çok uzun zaman gelmişti patlayana kadar geçen süre. Dinamit patladı, bekliyoruz ayı üstümüze gelecek mi? Bu arada yığın öyle sallanıyorki dedim ayı geldi yığına çıkıyor herhalde, uzun süre, hemde dozu giderek artmaya başlayan yığının sallanmasına bir anlam vermeye çalışıyorum. Ay ışığında Fiko Hocaya baktımki bacaklar artık gövdeyi taşımada zorlandığından mı, korkudan mı nedir, yığın fena ırğalaniyer. Ben kendimi tutamadım gülmeye başladım. Fiko Hoca , ola na oliyer, niya güliyersin, dedikçe cevap bulamıyor iyice gülmem geliyor. Dedim ayının haline gülüyorum. Kim bilir nasıl korkmuştur. 5 dakika geçti, ayı gelmedi. Islık çalıp halayladıktan sonra elektriklerimizide yakarak ürkek adımlarla tarlaya sesin geldiğitarafa doğru gitmeye başladık. Ayının yediği yere varınca şoğurtli mısırları kontrol etmeye başladık. Fiko Hoca’nın detaylı analizleri sonucunda, bir mısırın ayrılmış poçoçi arasında ayının arka değirman dişini kanlı vaziyette bulduk. Fiko Hoca cebinden çıkarıp, adres defterinden yırttığı sayfaya, büyük kahramanlığımızın delili alarak köy halkına teşhir amacıyla yerleştirdi. Halen düşünürüm ayının dişi nasıl olduda kırıldı.Yorumum ise; Biz dinamiti fırlatınca ayının yakınlarında mevcut bir taşın yanına düştü. Ayıda şaşırıp sonucu beklemeye başladı. Dinamit patlayınca taşı fırlattı, Allah’ta rast getirince ayının arka dişi kırıldı. Köyde de epey bir zaman namımız yürüdü haa.

Başka bir anıda buluşmak dileğiyle, hoşça kalın.