Haberler

Hemşin’den Mektup Var

SEDAT ÇOLAK (*)

Biz Hemşinliyiz. Burası atalarımızın toprakları. Bu toprakların güzelliğinin, bereketinin her zaman bilincinde olduk. Biz tarihler boyunca birçok medeniyetlere ev sahipliği yapan bu coğrafyanın bugünkü nesilleriyiz.
Biz güçlü ve güvenilir bir devlet için uğraştık destek verdik. Bunun için dışa bağımlılıktan kurtulan, üreten bir devlet olmamız lazım dedik. Üretimin yanında durduk.
Bugün vadilerimizin üzerine HES inşa etmek isteyenler “enerji üreteceğiz, ülkemizi dışa bağımlılıktan kurtaracağız” diyorlar. Niye karşı çıkıyorsunuz diye soruyorlar.
Hemşin Vadisi Organik Tarım Havzası olarak ilan edildi. Burada üretilen, bal da çay da diğer ürünlerde organik.
Turizm ciddi anlamda gelişmekte. Yani Hemşin, suyu sayesinde üretiyor, var ediyor.
Biliyoruz ki cennetten bir köşe olan Hemşin sadece üretimle değil birçok özelliği ile de bulunmaz bir merkez.
116’sı endemik olan 2.500 bitki türü, onlarca kuş çeşidi, sürüngenler memeliler olmak üzere onlarca canlı Kaçkarların eteklerinde binlerce yıldır birlikte yaşıyor.
Hemşin, bu özellikleri ile biliminsanlarının, akademik yayınların haklı övgülerine sahip oldu.
Şimdi bu coğrafyaya hayat veren sularımız bir miktar enerji bahanesi ile kelepçelerle tutsak edilip karanlık tünellere hapis edilecek.
Bu dağlarda, vadilerde yaşayan canlılar için “ölüm” anlamına gelen bu girişim kabul edilemez.
İzin vermeyeceğiz!
Kimse “Enerji sizin hayatınızdan daha önemli” diyemez.
Yatırım adı altında yapılan bu girişimleri ne inançlar, ne vicdanlar ne de hukuk kabul eder.
İnançlar kabul etmez çünkü;
Enam Suresi 38. Ayet: Yeryüzünde yürüyen ve iki kanadı ile uçan hiçbir hayvan yoktur ki onlar da sizin gibi ümmet olmasınlar. Sonra hepsi Rablerinin huzurunda toplanırlar.
Rahman süresi 8. Ayet: Sakın dengeyi bozmayın.
Nahl Süresi 10. Ayet: Sizin için gökten su indiren O’dur. Hayvanları otlattığınız bitkiler de o suyla yetişir.
Uzatmak ve örneklere yenilerini eklemek mümkün.
Vicdanlar buna izin vermez çünkü; 
Bu coğrafyada binlerce yıldır üreterek var olanların hayat hakkı elinden alınamaz.
Tüm canlıların kardeşçe yaşamasını savunanlar yok edilemez.
Hukuk buna izin vermez çünkü;
TC Anayasası 56. Madde: Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir.
TC Anayasası 63. Madde: Devlet tarih, kültür ve tabiat varlıklarının korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirler alır.
Bu alanda kazanılmış onlarca dava, SİT kararları hukukun izin vermediğini bize gösteriyor.
SORUYORUZ...
Yöneticilere ve buralara gelip bu yatırımları yapmak isteyen firma sahiplerine sormak isterim... Siz hangi kitaplara bakarak yatırım dediğiniz ama aslında katliam olan HES’lerin inşaatına giriştiniz?
Siz bütün canlıların çok daha iyi koşullarda yaşamasının öncüsü olmanız gerekirken giriştiğiniz bu acayiplik ne?
Bu ülkeye olan borcunuzu bu değerleri yok ederek değil, onları koruyarak ödemeniz gerekmez mi?
Hiçbir başarı var olan değerleri ezerek elde edilemez. Sakın bölge insanını eğitimsiz kabul edip, yalanlarınızı allayıp pullayıp karşımıza çıkmayın. Biz eğitimimizi bu vadilerden, atalarımızdan, geleneklerimizden aldık.
Biz buralıyız, buradayız.
Bizim sevdalarımız var paraya tahvil edilemeyen. Dağlara derelere yakılan türkülerimiz var. Dağlara âşığız, bir de akıp giden, giderken dönüp dağlara bakıp hasret çeken suların şarıltısına.
Bizim duygu geçirmez kravatlarımız da yok, duygularımızı başka yönlere çekecek paramız da.
Ama bizim değerlerimiz var vazgeçmeyeceğimiz.
Her canlının yaşama hakkına inanırız. Dünyamız doğruluk ve dürüstlük ilkesi üzerine kuruludur. Vazgeçmeyiz desturumuzdan.
Biz Hemşinliyiz. Burada yaşıyoruz ve HES’leri istemiyoruz.

(*) Hemşin Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü

Bu İçerik 277 Kez Görüntülendi

Spot Haberler

Görüntülenen : 20 - Toplam : 48
Gidene de Gelmek Var

Gidene de Gelmek Var

İzo Usta Kitapçılarda

İzo Usta Kitapçılarda

Şavşat Gecesi

Şavşat Gecesi

Görüntülenen : 20 - Toplam : 48

Tüm Haberler