Şavşat ve Kültür-Sanat Öyküler
Gülen İnsan Güzelleşir
Kardeşim Adil,çalışkan,düzenli,temiz ve çok güzel bir çocuktur.Ancak dayım gibi biraz hırçın ve somurtkandır.Kızdımı ne yaptığını ne söylediğini bilmez.Basit bir olayda bile canı sıkılsa bir tarafa çekilip saatlerce somurtur.O süre içinde ne konuşur ne de söylenenlere yanıt verir.Bazen de odasına gider,dışarı çıkmadan saatlerce kitap okur.Öfkesi geçince yanımıza gelir. En çok annem ile küçük kardeşimi sever.Onlarla birlikte olmaktan mutluluk duyar. Annemi üzecek yanlış bir davranış yapsa oturur ağlar.
Resim öğretmeni olan annem bir gün gülerek eve geldi. Elinde iki resim kartonu vardı.
Doğrudan kardeşim Adil’in odasına gitti.Adil’e dedi ki:
-Adil,bu elimdeki resim kartonlarında senin iki resmin var.İkisini de ben yaptım.Sana
göstereceğim,bakalım hangisini beğenirsin dedi.
Kardeşim çok sevindi.Annemi kucaklayıp öptü.Annemin elindeki resim kartonlarından birini alıp baktı. Baktığı resim kardeşimin somurtkan yüzünün durumunu gösteriyordu.Adil, resmi beyenmediğini ağlayarak belli etti.Annem,kardeşimin saçlarını okşadı,yanaklarından öptü. Gözyaşlarını sildi. Başını göğsüne yasladı:
-Adil,bir de bu resme bak.Belki belki bunu beyenirsin,dedi.
Kardeşim önce resmi almak istemedi.Ancak annemi üzmemek için şöyle uzaktan bir baktı. Resmi çok güzeldi,çünkü tatlı tatlı gülümsüyor,gözlerinden sevinç akıyordu. Kendi resmine baktıkça çok sevindi. Gülmeye başladı.Annemi tekrar kucaklayıp öptü.Gülümseyen bir yüzle anneme şöyle dedi:
-Anneciğim!Bu resim çok güzel.Biliyorum sen benim en çok bu resme benzediğimi seviyorsun. Söz veriyorum.bundan sonra bu resimdeki gibi gülen çocuk olacağım.
Annem,kardeşimi kucaklayıp öptü. Sonra da dedi ki:
-Adil,bu iki resim de senindir.Birini sen gülerken,ötekini somurturken yaptım. Ne olur her gün güler yüzlü olsan!Gülen insan güzelleşir.Sen zaten güzelsin,ama unutma ki en çirkin yüz bile gülümserse güzelleşir.Fakat en güzel yüz somurtursa,sevimsiz ve çirkin olur.
Adil:
-Anneciğim! Somurtkan durumumla sizi ne kadar üzmüş olduğumu şimdi anlıyorum.
Müfit AKSAKAL
(İstanbul 18 Şubat 2011)
Bu İçerik 380 Kez Görüntülendi