Şavşat ve Kültür-Sanat Öyküler

Pancarcı yapılsın diye atı uçurdum.

Polat Aydin

Yetmişli yıllar. Pancarcı zamanı gelmiştir. Herkes gibi hazırlanır Cin dağına giderim. Arkadaşlarla buluşurum. Durum iç açıcı değil. Pancarcı festivali askıda. Hemen bir organize çabası. Babamların ata biner doğru Arsiyana giderim. Dağlardan gittiğim için atı uçurdum. Velat yaylasından atı rahmetli Muhubbi Odabaş’la babamlara gönderdim. Atta fazla bir hasar yok. Ufak tefek kan akan yerleri var ama sinek yemiş diye geçiştirilecek türden. Daha sonra Mikail Aktel’le buluştum Arsiyan'da çobanlık yapmaktadır. Görüşmemizi yaptık. Ancak babasının gelip yerine çobanlık yapması lazım ki; kendisi benimle gelebilsin. Velhasıl: O gece Mikail ustanın babasını davul-zurnayı da alarak erken bir saat te Arsiyan’a varırız. Tulazelar mahallesindeki ablamın hazırlamış olduğu azıktan(gevrekten) biraz atıştırdıktan sonra yola koyulduk. Mikail usta aynı zamanda hem okul, hem çocukluk arkadaşımdır. Yolda konuşa konuşa Cin dağının yolunu tuttuk. Eskiler bilir. Kız gölü tarafıdan Suatan kayanın başına geldik. Mikail usta zurnasını nizamladı. Sonra dedi ki davulu kim çalacak? Bilmem dedim. Bana dediki davulu sen çal. Ben yapamıyacağımı söyledim Ancak usta yapabileceğimi söyledi. Sonra birtakım kurallarını tarif etti. O zurnayı ben davulu oturduğumuz yerde çaldık. Olacak dedi. Kalkıp yola koyulduk. Bu arada bizim yaramaz arkadaşlar çeşitli yorumlar yaparlar. Hakkımda atıp tutarlar. İçlarinden biri ben onu tanıyorsam. Kuşluk zamanı burada. Gerçekten Kuşluk zamanı Sarbiyela’nın başına geldik. Biraz nefeslendikten sonra: Davul-zurna çalarak bir baştan diğer başa kadar geçtik. Zaten bizim yayla Mezar tarafında idi. Festival mubalağasız çok neşeli bir şekilde bir hafta sürmüştü. Adeta ömrümün bir durağına davulculukta nakşedilmişti.

15/07/2007
Polat Aydın

Bu İçerik 130 Kez Görüntülendi

Kültür Öyküler Üye Listesi