Şavşat ve Kültür-Sanat Şiirler
ÇOBAN PAKİZE
Karşı mahalleden Cafer’in kızı
Yirmidört ayardı Çoban Pakize
On koyun bir inek bir çift öküzü
Otlağa yayardı Çoban Pakize
Her ağaç dibini gezerdi tek tek
Dikenli bayırı sevmezdi bir tek
Kara lastik bir de kırmızı etek
Her zaman giyerdi Çoban Pakize
Yetim kalmış idi Gülcan Anadan
Az dayak yemedi şaşkın babadan
Köylü sahip çıkmasaydı sonradan
Canına kıyardı Çoban Pakize
Üvey anne gelen Dul Hakime’ ye
Bin şahit lazımdı anne demeye
Fazla bir şeyleri yoktu yemeye
Az ile doyardı Çoban Pakize
Çıkmamış dışarı küçük dünyadan
Habersizdi Ankara’dan Konya’dan
Yolun üstündeki sivri kayadan
Geleni sayardı Çoban Pakize
Ara sıra yerdi tırnaklarını
Çıtlatırdı ince parmaklarını
Her söze dikerdi kulaklarını
Ne olsa duyardı Çoban Pakize
Meralarda geçirirdi yazını
Sürüsünden ayırmazdı gözünü
Yabani kirazla bütün yüzünü
Bir güzel boyardı Çoban Pakize
Beş taştı oyunu papatya falı
Salıncak olurdu çamların dalı
Çiçekler kilimdi çimenler halı
Üstünde uyurdu Çoban Pakize
Kuşluk vakti hayvanları yatırır
Soğan ekmek yemeğini bitirir
Yosunlu bir taş dibine oturur
Sırtını dayardı Çoban Pakize
Varmasaydı kıçı çıplak Bekir’e
Çoban durmasaydı bizim Şakir’e
Kalkıp ta gelseydi koca şehire
Bir günde cayardı çoban Pakize
Bu İçerik 359 Kez Görüntülendi