Şavşat ve Kültür-Sanat Şiirler

Hicabi

Yalçın Temiz

Hep aynı merdivende selamlaşırdık
Altmışikinci basamakta
Hep yokuş çıkardı işi icabı
Memur Hicabi

Dert taşırdı ciğerlerinde iyileşmemiş
Borç taşırdı cebinde ödenememiş
Bir de kendini taşırdı küçük küçük adımlarla
Hep küçük düşünürdü Memur Hicabi
Borçsuz bir aybaşı
Yarıya inmemiş bir un çuvalı
Çocuklarına harçlık
Hanımına bir anneler günü hediyesi
Kendisine boğazlı bir kazak neden olmasın
Ne güzeldi komşusunu koltuk takımı
Biraz sıksa dişini alabilirdi belki
Memur Hicabi

Yakacağı biraz idareli kullan diyordu hanımına
Ama ya üşürse çocuklar
Ya sürünürlerse doktorlarda
Anası da haber salmış gel diye
Çok özledik gel de bizi gör diye
Bir çıkış yol arardı
Merdiven çıkarken
Memur Hicabi

Bir ev hiç düşünmezdi
Bir araba hiç aklına gelmezdi
Bunlar büyük şeylerdi erişilmezdi
Bir beyaz koçlu kurban bayramı
Hiç ufukta görünmezdi
Hep küçük düşünürdü
Memur Hicabi

Hep aynı merdivende selamlaşırdık
Altmışikinci basamakta
Hep doğal söylerdi köylüce
O hep öksürürdü öte dönüp yüzünü
O hep derin nefes alırdı zorlanarak
Parmaklarının ucuyla silerdi terini
Daha da ağır yürürdü son zamanlar
Memur Hicabi

Bu gün
Altmışikinci basamağın Hicabi’si gelmedi
İlk kez selamsız geçiyorum burasını
Ve Hicabi’nin çok aşağıdaki evinin önünde
Alışılagelmiş bir cenaze kalabalığı görüyorum
Memur Hicabilerin sonunu görüyorum
Hayalleri çeyrek kalan.

Bu İçerik 306 Kez Görüntülendi

Kültür Şiirler Üye Listesi