Şavşat ve Kültür-Sanat Şiirler

ÖZLEM SILAYA

Ali Osman Yıldız

Dert sardı içimi yakar kavurur
Hasret eksilmiyor Özlem Sılaya,
Hangi rüzgar beni sana savurur
Al götür ne olur Özlem Sılaya.
Ne dostluk benziyor ne akrabalık
Kaybettiğin nedir nerde insanlık
Gurbet caddeleri boş kalabalık
Candan merhabayla Özlem Sılaya.
Günler farklı göremezsin güneşi
Gurbet elin yok ki benzeri eşi
Aramazmış burda kardeş kardeşi
Kardeşe, anaya Özlem Sılaya.
Cepte paran yoksa o zaman yandın
Gurbet elde altın varmıdır sandın
Kim aldattı seni ne için kandın
Tütüyor burnumda Özlem Sılaya.
Sobada pişmiyor şimdi yemeğin
Eş dost aramıyor vardı demeyin
Bakkal veresiye vermez ekmeğin
Mısıra buğdaya Özlem Sılaya.
Hadi yavrum sılamıza dönelim
Yaz gelince yaylalara gidelim
Mezarda dedeni şenlendirelim
Onlar garip kaldı Özlem Sılaya.
Lavaş ekmek yenir inek yağıyla
Kahvaltıda bal, taze kaymağıyla
Sobada süt kaynar iç bardağıyla
Taze çay kokuyor Özlem Sılaya.
Peynir eritmesi birde böreği
Doğrarsın yoğurda mısır ekmeği
Lahana sarması kışın yemeği
O tatlar bambaşka Özlem Sılaya.
Bulamazsın koyun eti döneri
Ayranı unutma bir başka yeri
Bağdaş kurup altına al minderi
Saygı sevgi orda Özlem Sılaya.
Zulbiyet çok güzel ona doyulmaz
Kuymaksız yaylaya gittim sayılmaz
İçli kete yerken asla kırılmaz
Ah vatan diyerek Özlem Sılaya.
Garip Feryadi’nin olsa imkanı
Belki kavuşmanın gelir zamanı
Bu satırlar bir zerrecik olanı
Öyle hasretim ki Özlem Sılaya.
04.01.2001

Bu İçerik 206 Kez Görüntülendi

Kültür Şiirler Üye Listesi