Bir destanım vardır yemekler için
Yiyen dostlarıma afiyet olsun
Gelen konuklara sofralar açın
Eviniz barkınız bereket dolsun

kesme çorbasıyla sözü açalım
ayran çorbasıyla bol bol içelim
ekşili çorbayı çabuk geçelim
helle çorbasını arayan bulsun

çinçar çorbasını unutma sakın
kaymak buldunuz mu yemeğe bakın
puçukoya asla olmayın yakın
etli şilavıda bilmeyen bilsin

Bulgur pilavını yabana atma
pirinç bulamazsan hiç merak etme
furuç hoşafını yemeden gitme
aşureyle sütlaç sonraya kalsın

imanım lobiya fakirin eti
turşuyla olursa artar lezzeti
dügmeç cergebazı severiz zati
etli kapuska da yerini alsın

gevrek ile kuymak ben varım desin
kayıtma katmeri çalışan yesin
lokum bişi sevgilisi herkesin
bal olmazsa pekmez yakına gelsin

hatırdan çıkar mı kagana mafiş
erişteyle sinor hemen hazır iş
katmer ketesine işlemezse diş
ceviziçli kete sofrada olsun

Ayran ile cadi şifadır cana
Hasutayla harşo kalsın bir yana
orman kebabını ye kana kana
soğuk su başında gönüller gülsün

ne hoştur gevreği yoğurtla yemek
kabak keşkegine değer mi emek
peynir eritmesi can ciğer demek
yağ içinde büklüm büklüm bükülsün

israftan kaçınmak elbetteki hoş
parça ekmeklerden olur kalacoş
bırakma haşilin ortasını boş
hopo açıp yağ içine dökülsün

Seyfiden bu destan kalsın hatıra
hepsini söylemek sığmaz satıra
güzel gelenekler hep sıra sıra
Anılardan iplik iplik sökülsün

" Şair SEYFİ " den