Şavşat ve Kültür-Sanat Şiirler
Savaş Köyü Destanı’nın devamıdır.
Şimşeklerin çoğu İstanbul’a yerleşmiş
Bazıları da Bursa’da mesken tutmuş
Mehlenin nüfusu hamaki hiç kalmamış
Yusuf Emmigilden kimse kalmamış
Bilirlerin Nafiz Emmi köyde kalanı
Bektaş Bilir yaptırmış yeni bir yapı
Diğerlerinin tütmüyor ocaktan dumanı
Nazım Tadagilden kimse kalmamış
Efendigilden ise hiç kimse kalmamış
Özay Ağabey(babam) köyden şehire gitmiş
Bu gür mahleye ne haller olmuş
Eski şenliklerden eser kalmamış
Gör şimdi Mehmet Ali Dayı’nın yalnız halini
Issız gördüm İbrahim Dede’nin meskenini
Terk etmişler bağını bahçesini yerini
Rahim Emmigilden kimse kalmamış
Küçüklerin hepsi Bursa’ya gitmiş
Napuzar tarlaları hozana kalmış
Tevfik Emmi’nin tarlasi meşaya dönmüş
Onların mahleden de iş geçmiş
Sabadur’dan,Çiçolar’dan vardım Sinioğullarına
Adem Emmigilin kapıda durdum kelama
Uzaktan baktım Mustafa Emmigilin tarafa
Karaosman’ın Damların’da kimse kalmamış
Küçük Dursun Emmi’nin ordan geçtim Kapan’a
Bir sağa bir sola döndüm, baktım her yana
Kavaklı Aho’ya, Nadikor’o, Horali Tarla’ya
Gücenmesin bir de kiraz diyarı Agarosman’a
Buradan bir nefeste dndüm Mindorisin düzüna
Selam verdim o mis kokulu topragına taşana
Doya doya baktım güzel köyümün her yanına
Görçat’ta,Nomara’da,Yağcı’da kimse kalmamış
Burada maziye dalıp andım eski zamanları
Gözlerimin önünden geçti öküz arabaları
Bir bir hatırladım ninemin anlattığı masalları
O eski sevdalıklardan hiç eser kalmamış
Not: Bu şiiri 2001 yılında kardeşim Çayan ve Olgun’un da katkılarıyla köyümüzden bir anı olsun diye yazdım. O yıla kadar yaşamakta olan büyüklerimizin ve o yıldan önce rahmetli olanların adı geçiyor. Bugün onların birçoğu aramızda yok. Mekanları cennet olsun. Bu şiir umarım tüm Moktalılara bir anı olur.
ORKUN BÜYÜK: Edebiyat Öğretmeni
Bu İçerik 265 Kez Görüntülendi