Şavşat ve Kültür-Sanat Şiirler

Vayna Destanı (Anam Gülhanım)

Nizamettin İlhan

VAYNA : Rus işgali sırasındaki kaçıştır.

Düşman bastı yurdumu, kaçışıyor insanlar.
Görmeyenler o günü, vayna desen ne anlar.
Ayak yalın baş açık, yollardaydı hep canlar.
İki aylık bir bebe, ağlıyordu Gülhanım.

Tipili karlı yollar, göremezsin uzağı,
Kamburlaşmış tek öküz, çekiyordu kızağı.
Geçit vermeyen dağlar, hazırlamış tuzağı.
Ağlayıp yürekleri dağlıyordu Gülhanım.

Ağırlaştı kollarda, bırakalım, dediler.
Dolaklara dolayıp, sargılara sardılar.
Çaputlardan bir emzik, emsin diye verdiler.
Karataşın dibinde, çağlıyordu Gülhanım.

Gülsün diye, adına Gülhanım" dır, dediler.
Sersefil olacağın, hiçmi hiç, bilmediler.
Elini ayağını, yiyecekti tilkiler.
Anasını kendine, bağlıyordu Gülhanım.

Öne kaykık gövdeler, rampalar çıkıyordu,
Ana yüreğidir bu geriye bakıyordu.
Birden kopup katardan, yavruya akıyordu.
Hıçkırıyor anası, ağlıyordu Gülhanım.,

Yavrusu kucağında, yetiştiler kervana.
Tipide boğulanlar, devrilmişti her yana,
Koca dağlar aşıldı, az sonraki livana.
Dünyasıdan habersiz, bakıyordu Gülhanım.

Bilinmedik bir yerdi, Yozgat"ın Boğazlıyan,
Artık sesin kesmişti, uzun yolda ağlayan,
Sevinçliydi anası yarına bel bağlayan.
Yuvasına mutluluk, sağlıyordu Gülhanım.

Uzaklardan müjdeler, ulaştı muhcire,
Dönecekti herkesler, doğdukları illere.
Ölmüştü ana baba, ağıtları dillere,
Vayna destanı olmuş, söylüyordu Gülhanım.

Evlendi çocuk yaşta, yaşlı bir adam ile,
Evcilik oynuyordu, evli gelinken bile,
Gün geçtikçe sıkıntı, yoyksulluk oldu çile.
Özlemlerle hıçkırıp, ağlıyordu Gülhanım.

Hem ev temeli kazdı, hem tarlada çalıştı.
Onbeş sene içinde, on çocuğu karıştı,
Yoksullukara inat, zaman ile yarıştı.
Yavrularına umut, bağlıyordu Gülhanım.

Çok acılar çekmiştir, Gülhanım benim anam,
Nasırlı ellerinden, öpeyim canım anam,
Gündüz erkek olurdu, gecede hanım anam.
Ağıtlarla yürekler, dağlıyordu Gülhanım.

Bu İçerik 231 Kez Görüntülendi

Kültür Şiirler Üye Listesi