Altın madencileriyle ilgili araştırma yaptığınızda bütün Altın madencilerini dere yataklarında bulursunuz. Mansurat Çayı ve kollarını besleyen su kaynaklarına bakarken Suloban daki 2011 yılında gerçekleşmiş sondajı aklınıza getirirseniz, “yangından nem kaptığımı” söylemeniz veya düşünmeniz zorlaşacaktır.

Şavşat Halkının Bilgisine

“Karayolları Genel Müdürlüğü ,10. Bölge Şavşat Ayrımı Veliköy İl yolu çeşitli inşaat işleri ihalesini sonuçlandırarak Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü 17 Ocak 2014 günü teklifleri toplamış, “Şavşat Ayrımı – Veliköy İl Yolu Km:0+000-13+569,08 arası Toprak İşleri, Sanat Yapıları ve Üstyapı İşleri Yapılması” ihalesini Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre; yaklaşık maliyeti 15.548.654 lira olarak belirlenen söz konusu işi 8.765.277 lira teklifi ile Ezotaş Madencilik İnşaat firması kazanmıştır.

Yetkililer, ihaleyi kazanan firma ile geçtiğimiz günlerde de sözleşme imzalandığını kaydetmişlerdir.”

Buraya kadar her şey normal gözükmektedir.Lakin burada sorulması gereken iki önemli soru vardır.Doğru yanıtlanması da iki önemli soru kadar büyük önem taşımaktadır.

1.Soru:Toplam uzunluğu 13569 metre olan Şavşat Ayrımı Veliköy İl yolunun yaklaşık maliyetini 15.548.654 lira olarak belirleyen ihale dosyasını hazırlayan yetkili kişiler bu rakamı hesaplarken yolun teknik özelliklerini,arazinin jeolojik yapısını ve coğrafyamızın engebeli oluşunu dikkate alarak hesapladıklarını kabul edersek tutarsızlık söz konusu olmaz. Ancak hal böyleyken söz konusu işi Ezotaş Madencilik İnşaat firması 8.765.277 lira teklifi vererek ihaleyi hesaplanan maliyetin yarı fiyatına kazanmasının hesabını izah etmek oldukça zordur.

2.Soru:İhaleyi alan Ezotaş Madencilik İnşaat firmasının aynı zamanda “ Madencilik”faaliyeti de olduğunu kabul etmek durumundayız ki!.Bunun anlamı gerek HES inşaatları gerekte altın madeni aranması nedeniyle EKOLOJİK DUYARLILIĞI yüksek olan Şavşat Halkının gözünden kaçırılacak bir yöntem olduğu hususu 13 Yıllık AKP iktidarları süresince her tür yalan dolana tanıklığımız göz önüne alındığında “YOL GİBİ ÇOK ÖNEMLİ” bir ihtiyacın Şavşat’ın yer altı ve yerüstü zenginliklerinin talan edilmesine makyaj olarak kullanılmadığını kim söyleyebilecek?

Bu önemli iki sorunun yanıtı gizlidir.

Ne zaman açığa çıkacaktır?

İşler başladığında her şeyin yinede doğru gözlemlenebilmesi için mühendislik gerektiren perspektife ihtiyaç olacaktır.

Sonuçlarını şimdiden öngörebiliriz ancak öngördüğümüz sonuçları işin sonunda engelleme imkanımız olmayacaktır.

İşi hesaplanan maliyetin yarı fiyatına alan Ezotaş Madencilik İnşaat firması yapacağı işin fizibilitesini mutlaka yapmıştır.Kazancını ihaleyi kazandığı gerçek maliyetin yarı fiyatına yaptığında ciddi oranda taviz verdiğini bilmektedir.Hatta bu işte bu rakamlarla zarar edeceğini de çok iyi bilmektedir.

Kar hesabını bu işten kazanacağı paraya endekslemediğini söylemeliyiz. Ezotaş Madencilik İnşaat firmasının zarar mı kar mı ettiği bizi ilgilendirmez diyebilir ve işin içinden öylede çıkabiliriz.

Ancak bugün Mansurat ve kollarını besleyen dereler kaynağını Şavşat yaylalarından aldığını aynı zamanda “2011 Haziran Ayı’nda Şavşat Pınarlı Köyünde (Suloban) yapılan sondaj çalışmasında köylü 3 ay boyunca gresli ve yağlı su içmişti. “ haberini hatırlatmak istiyorum.

Bir çok insan “yangından nem kaptığımı” söyleyebilir veya düşünebilir.

HES inşaatlarının dereleri ve doğayı ne hale getirdiğini hiçbir zaman unutmayın.

13 Yıllık AKP iktidarı boyunca doğaya ve insanlığın tarihi kültürel varlıklarına İŞİD vari saldırı ve talanıda hiç unutmayın.

Somada ve Ermenekte ölen madencileride unutmayın.

Bunların üzerine 17-25 Aralık tarihlerini de koyarak düşünün.

Altın madencileriyle ilgili araştırma yaptığınızda bütün Altın madencilerini dere yataklarında bulursunuz.

Mansurat Çayı ve kollarını besleyen su kaynaklarına bakarken Suloban daki 2011 yılında gerçekleşmiş sondajı aklınıza getirirseniz, “yangından nem kaptığımı” söylemeniz veya düşünmeniz zorlaşacaktır.

Yeter ki bize yol gelsin yer altı ve yerüstü zenginliklerimizde onların olsun diyenler olabilir.

Ama işin ucu o talanla kalmayacaktır.

Bunu da Şavşat Halkı yaşayarak öğrensin diyenlerden olmayın diye uyarmayı bir insanlık görevi olarak hissediyor ve tüm duyarlı Şavşat Halkına paylaşıyorum.Bilginize.

29-04-2015
Ali YÜKSEL