Şavşat Duvar Gazetesi Yaşam

Unutamadığımız Doktor ...

Fevzi Torun

ŞAVŞATLILARIN UNUTAMADIĞI DOKTOR

Bundan tam 35 yıl önceydi.ilçenin bir çok köy yolu kar nedeniyle ulaşıma kapalıydı.Köylerinde mahsur kalan hamile kadınlar ve diğer hastalar çaresizlik içindeydiler.Acılar içinde kıvranıyorlardı. Çok acil hastalar, tahta parçalarından derme çatma yapılan sedye ile tıpkı ”tabutun taşındığı gibi” kar üzerinde 5 ile 7 saat omuzlarda ya da tek öküzün çektiği kızak üzerinde, ilkel şartlar içerisinde devlet hastanesine yetiştirilmeye çalışılmaktaydı.

Kar kalınlığının iki metrelere çıktığı zamanlarda,1970’li yılların başında, köy yolları kapanınca hastalara yardım elini uzatan, adeta hızır gibi birisi çıktı Şavşat’ta ortaya.İşte o Şavşat Devlet Hastanesi’ne atanan ve hastahanenin tek doktoru Turan Karagöz’dü.

O yıllarda kar nedeniyle kimi köy yolları kapanıyordu.Böyle köylerdeki hastaların dertlerine merhem olmak için ,Dr.Turan Karagöz kar ve tipiye aldırmadan köy köy gezmeye başladı.Yanında bir kılavuzu, ellerinde içleri sağlık malzemeleriyle dolu çantalarıyla düştüler köy yollarına. Ulaştığı köylerde hastalara ilaç vermenin yanında ufak tefek cerrahi müdahaleler de yapmaktaydı.

Yine kar kalınlığının metreleri aştığı bir kış günüydü.Şifa dağıtmak için birlikte yola koyulduk.İçerisi ilaç v.s. dolu oldukça ağır iki çanta vardı elimizde. Güzergahımız; Ciritdüzü, Cevizli, Kayadibi, Saylıca ve Atalar köyleriydi. Bu köylerde birkaç hastayı muayene edip gerekli ilaçlarını verdikten sonra,ilçe merkezine geri dönmek üzere yeniden yola çıktık. Kayadibi köyünde,tam kayanın dibindeki büyük viraja gelmiştik. Aşağıda köyün girişindeki düzlükte büyük bir kalabalık olduğunu gördük. Doktor ,o an bana dönerek heyecanlı bir şekilde;”Hadi gel koşalım, orada ağır bir hasta olabilir.” dedi.Virajdan aşağı doğru kestirme yoldan koşarak kalabalığın yanına ulaştık.Yaklaşık 10-15 kişi adeta bir çember oluşturmuş,ortalarında ise ilkel bir sedye üzerinde 7-8 yaşlarında(Elfaz Gökdemir’in çocuğu) bir kız yatıyordu.Dr.Turan Karagöz çocuğun yanına çömelerek gözlerine ve nabzına baktı.Ne yazık ki çocuk yaşamıyordu. Olayı köylülerden birisi anlatmaya başladı:”. Kızgın sobaya içerisi gaz dolu şişeyi boşaltmış . O anda ateş çocuğun elbiselerini tutuşturmuş. Evde ona yardım edecek başka kimse olmadığından çocuk ciddi bir şekilde yanmaya başlamış. Dışarı fırlayıp bağırmasıyla birlikte biz de yanına gelerek yardım etmeye çalıştık.Olanları çocuk bize anlattı. Hemen komşuları toplayarak sedye ile kar üzerinde 3,5 saat taşıyarak devlet hastahanesine ulaştık.Tam hastahanenin kapısına varmıştık ki hastamızın hayatını kaybettiğini gördük.Artık nefes almıyor, nabzı da durmuştu.Yapacak bir şey yoktu,köye geri getirdik. ”Herkes doktorun yüzüne bakarak sanki bir şeyler söylemesini bekliyorlardı.O da hemen konuşmaya başladı:. ”Bu çocuk kaderinden ölmemiş,yollar kardan kapalı olduğundan hayatını kaybetmiştir.. Çocuğun ölümü ,yanık sebebiyle vücutta meydana gelen su kaybından dolayı olmuştur. Erkenden hastahaneye götürülebilseydi, benim bir hemşirem bile serum vererek yaşamasını sağlayabilirdi.” dedi. Bizim de yapacağımız bir şeyimiz olmadığı için,herkesin elini tek tek sıkarak baş sağlığı dileyip yolumuza devam ettik. Dr.Turan Karagöz’ün buradaki konuşması bile toplumsal sorunlara ne kadar duyarlı olduğunun bir göstergesiydi.

Büyük şehirlerdeki doktorlar sıcak yataklarında rahat uyurken Turan Karagöz doğanın bütün zor koşullarına inat köy köy dolaşarak hastalarına gitti.

Dr.Karagöz aylar, yıllar geçtikçe Şavşatlı insanların sorunlarıyla daha da yakından ilgilenmeye başladı. Hatırladığım kadarıyla, ilaç parası olmayan fakir insanlara parasız ilaç temin etmek amacıyla hastahane bünyesinde bir dernek kurmuştu. Dernek gelirini sağlık raporu vs. alanlardan elde ediyordu. Hastaya ,reçete yazan doktor, ilaç parası olup olmadığını soruyor, olumsuz cevap alınca da reçetenin arkasına ‘Reçete bedeli hastahanemiz derneği tarafından ödenecektir. ”diye bir kaşe vurarak vatandaşı anlaşmalı eczaneye gönderiyordu. Böylece parası olmayan hasta hiçbir ödeme yapmadan ilacını alabilmekteydi.

Ne yazık ki parasız ilaç alma uygulaması çok uzun sürmedi. Bu sistemi duyan, parası olan hastalar bile parasız ilaç almaya başladılar. Bu da derneği zor duruma düşürdü. Bundan dolayı uygulamaya son verildi.

Dr.Turan Karagöz,mesleğinin kutsallığını kavrayıp Şavşat’ta görev yaptığı süre içerisinde yandaş kayırmaya, rüşvete, yolsuzluğa, haksızlığa geçit vermedi. Öyküsünde toplumsal boyut var, halk var, her birimizden bir kesit var.Tıpkı şu anda Şavşat Devlet Hastahanesi’nde görev yapmakta olan Dr. Yavuz Akaltun ve Dr. Nurullah Gül gibi.

Sn:Doç.Dr. Turan Karagöz

ORADA BIRAKTIĞINIZ ÖRNEK HEKİMLİĞİNİZ ŞAVŞATLILARIN BENLİĞİNDE YAŞAMAYA DEVAM EDECEKTİR.

Fevzi TORUN

Şavşat-Veliköyü

(Araştırmacı-Yazar)

Bu İçerik 2461 Kez Görüntülendi

Yaşam Üye Listesi