Deriner Barajı, Artvin’in kültüründe ve bölge ekonomisinde önemli yeri olan, eski bucak merkezi Zeytinlik (Sirya), Kalburlu (İşhalbur) ve Oruçlu (Orcuk) Köylerini, suları altında yok ederek haritadan silecektir. Yok oluşun, geçmişlerini kaybedişin, bilinmeze doğru yol alışın dayanılmaz acısını yüreklerinde taşıyan köylülerimiz, geleceğimizi de yok etmeyin diye feryat etmektedirler.

Bu insanlar; zeytini, üzümü, inciri, kirazı, dutu, armudu, elmayı, ayvayı, narı, sarı hurmayı, mandalinayı, kiviyi, cevizi, fındığı, yenidünyayı ve akla gelen bin bir türlü sebzeyi, sırtlarında taşıdıkları taş ve toprakla elde ettikleri arazilerde yetiştirmeyi başarmışlardır. Bu insanlar; yıllar önce Batum’a, Erzurum’a, Kars’a, Ardahan’a, Trabzon’a, Rize’ye: zeytini, üzümü, inciri, kirazı öğretmişlerdir. Bu insanlar: Türkiye’nin yarısı petrol lambası ile aydınlanırken 1957’ de hidroelektrik santralını kurarak kendi elektriklerini kendileri üretmişlerdir. Bu insanlar; Cumhuriyetin ilk çeyreğinde onlarca insanını Köy Enstitülerinde okutmayı başarmışlardır. Bu insanlar, %100’lük okuma yazma oranına, 1950’lerin başında ulaşmışlardır. Aşağı yukarı her ailede bir üniversite mezunu vardır. Bütün bunları, taşıyarak taşınmaz yaptıkları bir avuç (ortalama1-1,5 dönüm) topraktan elde ettikleri gelirle başarmışlardır. Bu köylerde 25 yıl önce yıkım başlamıştır. Bu yıkımı başlatan neden ise DSİ’nin baraj masallarıdır. Ülkesinin geleceği adına Deriner Barajı’nın yapımını sessizce kabul eden bu insanlara, ikinci darbe devam eden baraj inşaatı sırasında oluşan kimyasal zerrecik dolu toz bulutlarının kiraz ağaçlarını kurutmasıyla vurulmuştur. Örneğin Zeytinlik Köyü’nde 330 m. Kotuna kadar olan bölgedeki tüm kiraz ağaçları kurumuştur. Geçmişleri yok edilecek olan bu insanlara, aynı kurum tarafından bir darbe de kamulaştırma sürecinde vurularak gelecekleri de karanlığa gömülmek istenmektedir. Kalburlu Köyü’ nün kamulaştırılması tamamen bitirilmiş ve sıra Zeytinlik Köyü’ne gelmiştir. Çok yakın zamanda, 23.11.2005 tarihinde Zeytinlik Köyünün bir kısmının kamulaştırılması için hak sahipleri sözde pazarlığa çağrılmış ve DSİ Bölge Müdürlüğü Kamulaştırma Komisyonu tarafından yüzlerine adeta ölüm fermanı okunmuştur. Bu insanlara DSİ’nin 2000-2001 yıllarında ödediği kamulaştırma bedelinin 1/5’i teklif edilmiştir. Masa başında ve bir tüccar zihniyetiyle hazırlanan bu fiyat, 1 metrekare adi yer döşemesinin fiyatıdır. Bu fiyatı hazırlayan, içinde hiçbir üretici köylünün yer almadığı, resmi heyete soruyorum;

• Geçmişini, tüm varlığını karanlığa gömeceğiniz bu köylerin bedeli, bu köylerin 1 yılda ürettiği ürünün toplam miktarını (miktar masa başında belirlenmiştir), Türkiye Ortalaması diye almış olduğunuz bir fiyatla (masa başında 1 kg. zeytinin fiyatı 1.900.000 TL. olarak belirlenmiştir) çarparak mı hesaplanmalıdır?.
• 25 sene önce DSİ'nin baraj masallarıyla bu köylerde başlattığınız yıkımın bedeli bu fiyatın neresindedir?
• Yok olan geçmişimizin yok oluş bedeli bu fiyatın neresindedir?
• Sırtımızda taşıyarak elde ettiğimiz bu toprakların elde ediliş bedeli bu fiyatın neresindedir?
• Zoraki göçün getirdiği manevi ve maddi yıkımın bedeli bu fiyatın neresindedir? Barajın inşaatının oluşturduğu kimyasal zerrecik dolu toz bulutları nedeniyle kuruyan kiraz ağaçlarımızın bedeli neresindedir?
• İnsan! sayın yetkililer insan! bu fiyatın neresindedir? Yaptıklarınız, geçmişlerini yok ettiğiniz bir avuç insanın geleceğini de yok etmeye yöneliktir. Yapılanlar, en büyük insan hakları ihlalidir. Tüm Artvinliler, Artvin Milletvekilleri, Artvin’deki Siyasi Parti İl ve İlçe Başkanları, Artvin Barosu, Artvin’deki başta Yeşil Artvin Derneği ve diğer Sivil Toplum Örgütleri, Şavşatlılar, Ardanuçlular, Yusufelililer, Arhavililer, Hopalılar, Borçkalılar, Murgullular, Aydınlar, Medya Mensupları, İş Adamları, Bürokratlar bu ihlali görün ve haklı davamızda bizlere destek olun...

______________

içerik ve öneminden dolayı bu yazı duvar gazetesinde yayınlandı...
savsat.com web ekibi