Şavşat Duvar Gazetesi Kadın

Ayşenur’u Unutmamak.

Ali Yüksel


Bugün 8 mart değil, Anneler Günü yada Sevgililer Günüde değil. Böyle olması da gerekmiyor zaten. Sadece kadınlara özgü günlerde kadınları anımsamakta doğru değil hepimiz biliyoruz.

Bugün kadınlar için bu yazıyı yazma nedenim; İki önemli kadın.

Birisi çok eski çağların ilk kent oluşumuna tekabül eden Sümer Uruk şehrinin Başarılı Kralı Gılgames'in Annesi Ninsun, diğeri ise Yoksul ama yaşama adına verilen mücadelenin en keskinini yaşayan yoksul Şavşat köylerinden Şavşat özlemi tüten bir buruk kokuyla başta İstanbul olmak üzere kocaman kentlere sıcak ekmek kokusu için gelmek zorunda kalmış ve bu kentin karmaşasında çarpan bir aracın ölümüne sebep olduğu Sevgili Ayşenur...Yüksek dayanışma duygusunu ve insan sıcaklığını hiç kaybetmeden koşarken bir gecenin sabahında az önce ölmüş babasına koşarken üstelik.

Ve bu karmaşa arasında bana yazabildiği kısacık mesajından çok az sonra öleceğini bilmeden. Tarih 7-Nisan-2007 ve saat 03:49:10"Babam hakkın rahmetine kavuştu" yazısı onun yazdığı en son yazıydı. Bunu yazarken babası ile birlikte aynı yolculuğa çıkacağını bilmiyordu. İki gün öncesinde ise Şavşat'a babasının cenazesini götürüp götürmemeyi değerlendirmişlerdi oysa. Ve şimdi birlikte Kocasinan mezarlığında hemen babanın ayakları dibinde uzanıp yatıvereceği aklına gelmiş miydi bilinmez ama "Baban yaşlı Ayşe babanın ölümüne hazırol dediğimde ölümünden bir gün önce "Bütün bedenim kasıldı akşam babamın ölümünü düşündüğümde" demişti. "Hazır mısın" diye sorduğumda ise "Artık hazırım" demişti.

Hazır olduğu ise baba ile birlikte yapılacak yolculuğa hazırlıktı.

Burada Ayşenur'u anlatmak çok zor. Ama Ninsun'u anlatırsam Ayşenur'u anlarsınız diye umuyorum.

Ninsun Kadınları Ay tanrısı Nanna ya benzetir. "kadınlar tıpkı Ay gibidir" der Ninsun. "Bir ay boyunca hilalden yarıma, yarımdan ondörde ve buradan dolunaya dönüşerek gerisin geri tekrar başa dönerler ".. ve böyle anlatır Ninsun tüm kadınları. Tüm kadınlar gibi Ayşenurda bir ay gibi geceleri aydınlatan, karanlığı mehtaba çeviren, Şavşatın ayaz kış gecelerinin kar parlaklığında yansıyan yakamozdu. Öyle parlaktıki yüzü,o parlaklığı ancak Şavşatın soğuk, ayaz ama aydınlık şubat ayının gecelerinde karda yürümüş Şamaş'ın çocukları görebilirdi.

Ayşenur'u uğurlayalı 201 gün olmuş!.. Zaman nasılda çabuk geçiyor değil mi?.. Ninsun'un ölümünün üzerinden ise 5000 yıl geçmiş...5000 yılın yanında 201 günün sözümü olur?.. Yada 70 yıl 80 yıl yaşamışlığımızın?...

23-Kasım-2007 günü Ankara'nın soğuk ayaz akşamlarının birinde Nallıhan ilçesinin bir kayalık bir yamacın eteklerine kurulmuş köyünde idim. 22-Kasım-2007 gecesinin yarısında Dilsiz Atilla ölmüş, aynı saatlerde bir çocuk doğurmuştu eşi. Camide musalla taşında iken Atilla Karşı yamaca baktım.

Söyleyecek fazla söz yoktu.
Karşıda oyuk bir kaya
insanlar yaya
Eski bir konak
Ve bir dilsiz cenaze.

Ali YÜKSEL
24/11/2007

Bu İçerik 3976 Kez Görüntülendi

Dosya/Görseller

Ayşenur Şahan

Kadın Üye Listesi