30 yıl önce bugün Şavşat'ta 5 kişi yaşamını yitirmişti.
İnsan eliyle üretilmiş doğal afetle Şavşatta 5 kişi çok kısa süre önce yaşamını kaybetti. Şavşatlıların Zayıf ama yerinde bazı tepkilerine rağmen genel refleksleri çok zayıf görünüyor...
Bugün Şavşat'ta HES lerle ilgili önemli bir toplantı var ...
Son birkaç yıldır Şavşat yine bildik fotoğrafını sürdürüyor.
Tapu-Kadastro ile Şavşat'ta kadim hukuğa tabi alanlar Global Sermayenin nakit/likit süreçlerinin parçasına dönüştürüldü. Kadim toprağı yaylalar hazineye aktarılmış ve tamamen elinden alınmış durumda...
HES lerle ekolojik tahribat başladı. Sular yarım yy lık süre ile global sermayeye regule edilecek ekopara sistemine sokuldu.
Şavşat Alternatif hiçbir yerleşim projesi olmadan heyelan alanlarına yüksek ağırlıklı yerleşime devam ediyor.
Şavşat 12 Eylül sonrası oluşan ekonomik süreç ve çıkar ilişkilerini hiç ama hiç geride bırakamadı... Küçük esnafa dayalı küçük hesap ve çıkar ilişkileri ağı iyice pekişmiş çeyrek yüzyıllık çıkar ve egemenlik ilişkileri herşeyi çürütmüş durumda...
Göç ve insansızlaşma süreci devam ediyor... Nufüs emekli ve yaşlı...
Çöpler doğaya savrulmaya devam ediyor.
Hazır olmadığı bir üniversite projesi ile yoruluyor.
Derelerin Kardeşliği Platformu süreci Şavşatın şu anla kurduğu çok zayıf bir bağı ifade ediyor.
Bugün 23 Temmuz 2009, tam otuz yıl oldu... Kardeşlerimizin katledilişinden bu yana tam otuz yıl geçti.
2007 Yılında Mesaj tahtasına yazılan iki mesajın tekrarı altta...
Şavşat Katliamını bile unuttu Şavşatlılar.
Mesaj Tahtası / 23 Temmuz 2007
Şavşat Katliamını yeni kuşaklar bilmiyor. Bugünkü Şavşatın temelleri o dönemde atıldı. Baskı-terör ve katliamla bir toplumun refleksleri yok edildi. Şavşat ilkel referanslarına itelendi. Maddi ve manevi yoksunluğa.
23 Temmuz 1979 yeni kuşaklara anlatılmadı. Anlatacak - Hesap soracak hiç kimse kalmamıştı. Neden sayısı belirsiz yaralının yanında kurşunlara hedef olanlardan 4 kişi öldü? Neden? Neden? Neden? Toplam 5 kişi öldü o günün sonunda. Onlarca yaralı vardı sokaklarda. Şavşat çok büyük ama acı bir gün yaşamıştı.
23 Temmuz 1979 öncesi yürütülen şikayet kumpasları ile Şavşat türkiye çapında gündeme getirilmiş, hedef tahtasına dönüştürülmüştü. CHP (Ecevit) hükümetince gönderilen komando birlikleri köylerde ve Şavşat merkezde ne olduğu belirsiz bir terör kampanyası yürütüyordu. Tepkiler günler sonra sessiz bir yürüyüşle ve miting kararı ile sonuçlandı. Mitinge hemen izin verildi. Ve miting günü 15 bin civarında insan olaysız muhteşem bir miting yaptı. Şavşat merkeze bırakılmayan Ardanuç grubu, üst yoldan çok geç Şavşata girebildi. Bahane bile yokken bahane yaratılmıştı. Hiç bir uyarı ve gerekçe olmadan Halkevi ve TÖB-DER önündeki gruba göstermelik dipçik darbeleri ardından, büyük kitleyi dağıtmak için havaya yaylım ateşi açıldı. Ardından onlarca insanın gövdesine saplanan mermiler.
Hiçbir dava açılmadı. Hiçbir soruşturma. Böyle bir toplumda ne hafıza olur, nede bir tutarlılık. 12 Eylülde bu toplumun tüm anti-emperyalist ve demokratik refleksleri yok edildi. Hafızası dumura uğratıldı. Şavşat Katliamını bile unuttu Şavşatlılar.
1970 li Yıllarda Yaşananlar Kardeş Kavgası Değildi.
Mesaj Tahtası / 28 Temmuz 2007
1960-1982 arası Amerika denetimindeki tüm ülkelerde uygulanan ikili stratejinin gereği "Düşük Yoğunluklu İçsavaş" politikası idi. İkili stratejinin 1.ci döneminin amacı 2.ci dönemi hazırlayacak olan yarı-sivil savaşın ülkelerin kendi koşullarına göre yürütülmesi amaçlı özel harpti. Özel Harp hedefi oluşan uygun ortamda Amerikancı "yurtsever" askerlerin darbe ile cuntalar kuracağı koşulların hazırlanmasıydı.
Türkiye gibi birçok ülkenin içine sokulduğu süreç bir kardeş kavgası değildi, kardeş kavgası bu özel savaşın propaganda (psikolojik savaş) boyutunun sloganlarından birisi idi.
Neyin polemiği sizce bu. Tamda amerikancı yurtseverlerin 1982 Reagan tarafından ilan edilen "DEMOKRASİYE GEÇİŞ" süreçlerinde başvurdukları propaganda sloganlarından bazıları şunlardı: "eski günlere özenmeyin", "küçük şeylerle mutlu olun", "kardeşin kardeşi vurduğu günlere dönmek" vb. (Her emperyal güç böl-parçala-yönet sürecini kullanır. Emperyal bir bölünme kaderini tayin etme hakkı değildir.)
Şavşat katliamında kardeş kardeşimi vurdu? Nedir bu rahatsızlık. Bu ülke Amerikanın bir eyaletine dönüştürüldü. Bu ülke-toplum özel harp ve darbe ile bu günlere getirildi. Siyaset olmadan çıkarlarımızı nasıl savunacağız. Siyasetle herşey Amerika-Amerkancılarca düzenlenirken, zenginlik-konformizm hayalleri ile sürekli aldatılan toplumun büyük çoğunluğunun 1 kilo pirinçle "şükrederek", "toplumun büyük bir çoğunluğu mutlu olduğu için %47 oy verdi" yalanları gibi siyasi propagandalarla mutlumu olmalıyız. 3 adet milyar dolar zengini sayısı 20 küsür oldu. Bu milyar dolarlık zenginliklerin kaynağı ülke borçlarının katlanması olarak karşımızda duruyor. Şuan yüksek faiz-borsa nedeniyle içerde bulunan dış kaynaklı 80 milyar dolar sıcak paranın ani kaçışı-yön değiştirmelerinin, AKP-CHP merkezli siyasetin Türkiye yi içine sürükleyeceği büyük felaketi görmezden gelmek için mi siyasi mesaj-yazı yazmayalım. Bu ülkenin büyük bir çoğunluğu açlık-sefalet içinde hızla yoksullaşırken mi siyaset yapmayalım. Belkide 20 küsür milyar dolar zengininin sofralarından düşecek kırıntıları beklemeliyiz bir köşede %47'yi tamamlayıp ? Bir umut deyip nasiplenmek için %20 yi yada %14.5'u tamamlamak bize siyasi olarak yeterlimi olmalı? Sakın geçmiş defterleri açmayın. Öcüler çıkar içinden. Bu toplumsal psikoz ve korkular bu toplumu apolitik-asosyal-umursamaz yapmıştı zaten. Bırakın insanımız muşavara etsin. Tabiki saygı ve sevgi ile.
1970 li yıllarda-1980 ler başında yaşananlar kardeş kavgası değildi, özel harple bir toplumun anti-emperyalist tepkilerinin, demoratik taleplerinin-örgütlülüklerinin tarihi olarak yenilgiye uğratılmasıydı.
