Mesaj-Tahtası Genel Mesajlar
Genel Mesajlar
savsat.com üyelerine...
Sitemiz tam bir güncellenme sürecinden geçiyor. Server, veri, kodlama altyapısı gibi web ara yüzü de değişti. Halen daha bu değişim sürüyor. Üyelik yapısında değişimler gerçekleşti. Üyelik bilgilerini güncellemek isteyen üyelerimiz ve bu dönemde sitemize yeni üye olmak isteyenler info@savsat.com üzerinden bize mail atın.
Yeni üyelik sistemi eski verileri kullansa da üyelik altyapısı için veri güncellemesi gerekiyor. Üyelik sistemimizi kullanmak istiyorsanız info@savsat.com mailinden bize ulaşın.
Bu Site Issız Kalmasın
Merhabalar,
Değerli Site Yöneticileri ve Değerli Üyeler;Kıymetli paylaşımlarıyla takip ettiğim ve önemsediğim ilk gözağrısı bu sitenin bu kadar sessiz ve ıssız oluşu üzücü. Artvin gündeminin bu kadar yoğun olduğu bir dönemde burası niye bu kadar ıssız. Sosyal paylaşım ağlarına ağırlık verildiğinden heralde diye ancak, geçmişten geleceğe ve güncel haberleriyle, duyurularıyla etkinliğini sürdürmeli bu güzel site diye düşünüyorum.
Site yöneticilerinden bir de rica; İlk zamanlarda bu siteyi açtığımızda fonda bir müzik olurdu. "Sigarami Yandurdum" lütfen aynı müziği tekrar koyarmısınız.
Savsat.com
Sevgili Savsat.com yöneticileri;
Türkiye ve bölgemizin gündemi bu kadar hareketli ve yoğun ilen neden yıllardır bu site güncellenmiyor ?
En kısa sürede eski hereketliliğine dönmesi dileğimle...
Sel baskınları
Değerli Şavşatlı hemşehrilerim.4 yıl önce 5 vatandaşımızı kaybettiğimiz ayni derede tekrar sel baskını olduğunu öğrendim çok şükürki bu sefer her hangi bir can kaybımız olmamış.Bu sele maruz kalan hemşehrilerimize çok geçmiş lsun diyorum.
Değerli şavşatlı hemşehrilerimiz 4 yıl önceki sel baskınının hemen ertesi o derenin ıslahı için çok karşı çıktığımız HES lerden tamamen güvenlik amaçlı yapılmak istendi ancak ilçemizdeki bazı hemşehrilerimizin İSTEMEZUK çu tavırları yüzünden engellenmek istendiğini biliyormuydunuz.Yapılan her şey kötüdür eğer karşı fikirli yöteciler yapıyorlarsa.Bu böyle olmamalı. bu günlerde ilçemizde çevre yolu yapıldığını öğrendim ne kadar güzel bir yatırım
yıllardır tek cadeden hem transit geçit yolu hemde ilçemiz halkının geçiş güzergahı oluyordu özellikle yaz mevsiminde ilçemizin nufusu 3-4 katına çıkıyor trafik keşmekeşi oluyordu belediye başkanımızı kutluyorum çok güzel bir karar almışlar .Bütün hemşehrilerimizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum allaha emanet olunuz
KAYIN SAKIZI
MERHABA KAYIN SAKIZININ NASIL YAPILDIĞINI BİLEN VARMI ?
MERHABA
Değerli hemşerilerim hayırlı geceler nasılsınız. bana ulaşmak için ersinyeni@hotmail.com adresimi ekleyebilirsiniz. Ayrıca profilimde. Cep telefonumda yazmaktadır.görüşmek dileğiyle allaha emanet olun.
Celalettin Altun
Şavşat Kültürünün gelişmesindeki katkılarını özenle izliyorum. Tebrik ederim...
Acele Kan Aranıyor-A Grubu Rh Negatif
Haseki Hastahanesi Kardiyoloji bölümünde ameliyat için yatmakta olan Bekir Demir in acil kan ihtiyacı var. Tüm dostlara ve tanıyanlara yardımları için şimdiden teşekkürler. Kan Grubu ARh-(negatif) ...
İrtibat Nükhet Demir : 0535 210 70 60
En kısa zamanda sağlığına kavuşması dileğiyle şimdiden geçmiş olsun diyoruz.
Erdem Aydın - Emin Karaosmanoğlu
Düşme
Düşme düşersen bağamsızlığını ilan eder ilk önce dost bildiklerin
Düşme düşersen isyan edersin ve hayatta sahili olmayan deniz olursun
düşme düştünmü yanında birtek anan olur gerisi yalan olur
sevgilerimle Emrah UZUN 20,03,2012
Dost
Sabır
Tebrik
Yeni Yıl
Yeni Yıl
Memleket hasretiyle yanıyorum...
Memleket hasretiyle yanıyorum
Doğup büyüdüğüm o tarifsiz yerin; Havasını, suyunu, o insanını
Her şeyini özlüyorum.
Yaşamış olduğum bir saniyenin bile, şimdi hasretini çekiyorum
O güzelim insanının ellerindeki çatlaklar
Güneş altında çapa vurmaktan, tırpan savurmaktan nasır tutmuş eller..
Yılların vermiş olduğu o güzel yorgunluğun, yüzlerde oluşturduğu kırışıklıklar.
İşte bütün bunların altında O kadar saf, iyi niyetli, temiz bir kalp var ki
İşte memleketim insanın özelliği de bu
İçindeki o sıcaklığı o içtenliği, her şeye rağmen kaybetmiyor
Offfluyorum yine aklıma geldikçe mazi
Her sallayışımızda önümüzü açan o tırpanın sesini, dirgenlerle oluşturduğumuz o yığınları,
Öküzlerle harmanlara ot taşıdığımız o anları düşündükçe içimden buruk bir sevinçle offffluyorum
Pancarcılarıda unutmamak gerek, hep beraber tek bir yürek gibi
Davulumuzun o sesi zurnamızla da tamamlanınca, tut tutabilirsen o yürekleri
O yüreklerin sergilediği oyunların verdiği haz, tarif edilemez, yaşamayan bilemez
Memleket uzaktan sevilmez gardaş gidip görmek gerek!!!
Uğur ALTUN 20.06.2005
Dereler Hiç Susmasın
BİRKAÇ YILDIR UZAĞIM ŞAVŞATTAN. HESLER YAPILIYORMUŞ GALİBA. YÜREĞİMİZİ SÖKSÜNLER DAHA İYİ. LÜTFEN SEVGİ SELLERİMİZE BENT KURMASINLAR. BIRAKSINLAR DERELERİMİZ ÖZGÜR AKSIN. ŞAVŞATLILARLA YÜREK YÜREĞE OMUZ OMUZAYIZ.
Af Et Beni Köyüm
Çocukluğumda köyümün öğretmenleri gözümde çok kutsal varlıklardı. Onların köy delikanlılarıyla can ciğer dost oluşları, birlikte şaka şenlik yaşayışları çok hoşuma giderdi. Kış geceleri onların önderliğinde tadına doyulmaz eğlencelere sahne olurdu. Giyimleri kuşamları , konuşmaları , oturup kalkmaları beni çok büyülerdi. O yüzden daha çocukken kafama köy öğretmeni olmayı, köyüme hizmet etmeyi koymuştum.
1979 yılında köyümün ortaokulu müdürlüğüne atandım. Artık hayalimi gerçekleştirme fırsatı bulmuştum. Köyümün her sorunu benimde sorunumdu. Gençlerle genç, yaşlılarla yaşlı oluyordum. Okulda en iyi eğitim yapmaya gayret ediyordum. Evimin bir odasını çocuklara ders vermek için tahsis etmiştim. Akşamdan gelebilen bütün öğrencilere açıktı. Gelebilenlerle ders yapıyorduk. Köyün kooperatifine başkan yaptılar. Onun sorunlarıyla ilgileniyodum. Köyün yaylası, merası, ormanı, su kanalları, yolları vel hasıl bütün sorunları benim sorunum gibi idi. gece gündüz demeden koşuşturuyorduk.
Seksenli yıllar olaylı yıllardı. Sağsol olaylarının yaygın olduğu yıllardı. Bazı kişiler hizmetlerimize kendi gözlüklerinden baktıkları için hep tek taraflı düşünüyorlardı. En iyi yaptığımız işlere bile bir kulp takıyorlardı.
Sonunda büyük bir idealle çalışmaya, hizmet etmeye gayret ettiğim köyümden bir yıl kalamadan sürgün edildim. Bütün ideallerim yarım kaldı. 1981 yılında göçü yükleyip köyümden ayrıldım. Bir iki defa yaşlılarımızı görmeye gittim . Aradan otuz yıl geçti köyüme özlem iyice büyüdü. 2011 Temmuz ayında uzun süreli kalmak amacıyla köyüme gittim.İki ay kaldım. Dönmek zorunda kaldım. Nasip olursa gelecek yıl daha erken gideceğim, daha uzun süreli kalacağım. Gurbetteki bütün hemşehrilerimize çağrıda bulunuyorum. Yazları Şavşata gidelim. Yurdumuzu şenlendirelim. Her şeyden önce kendi sağlımızı şenlendirelim.
Benim köyüm Şavşatın diğer köyleri gibi doğasıyla, havasıyla, suyu ile doyumsuz bir güzellikte. Ancak hizmetten nasibini alamamış. Evlere dağıtımı yapılan su şebekesi dengesiz. Düzenli köyünden sonra yolu asvaltlanmamış yarım bırakılmış. Dört oy fazla çıktı diye benim köyüm adeta cezalandırılıyor.Herkes iyi duysun Kireçli köyünün yolu özellikle kasıtlı olarak asvaltlanmamıtır.Benim köyüm bunu haketmiyor. Bu ayırımı yapanları kınıyorum.
Bütün gençlere sesleniyorum. Basın ve medyayı harekete geçirelim . Kireçli köyünün yolu asvaltlansın. İki ay içinde arabamın tekerlerini yenilemek zorunda kaldım. Bütün arabalar aynı durumda. Bu bir milli servet kaybıdır.
Sloganımız: "KİREÇLİNİN YOLU YAPILSIN"
Arkasından diğer hizmetler istenecektir. Bizden önceki büyüklerimiz bir gecede sağlık ocağının arsa parasını topladı köyümüze birçok köyden önce sağlık ocağı yapıldı. Yine bizden öncekiler ilk kez mandra projesi uygulayan kooperatif kurdular. Bu yolla birçok işçi yurt dışına gitti. Bizlerde onlardan daha çok hizmet etmeyi hedeflemişken maalesef gizli eller buna engel oldu. Bizler köyümüze hizmet etmeden mahrum edildik. Buna rağmen ben kendimi suçluyorum. Biz gerekeni yapamık. Afet beni köyüm. Sana vefa borcumu ödiyemedim. Yeterince hizmet edemedim.
Özlem

Doğama Çevreme Dereme Suyuma Dokunma
İlçemizde yapılmak istenen 21 adet HES projesinin Şavşat Mansurat ve Tigrat çayları üzerine kurulacak olan CARAT Köprüyaka Köyü HES rEGÜLATÖRÜ Rize İdare Mahkemesi, Artvin´in Şavşat ilçesinde yapımı planlanan Şavşat Regülatörü Ve Hidroelektrik Santrali (HES) projesi için Çevre ve Orman Bakanlığının verdiği “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu” raporunun yürütmesini durdurdu.
Konu ile ilgili Basın Açıklaması 28.07.2011 Perşembe Günü saat12:00 da Şavşat Meydanında Şavşat Derelerin Kardeşliği nin düzenlediği BASIN AÇIKLAMASI Yapılacaktır.
Artvin´in Şavşat ilçesi Çoruh Havzası´ndaki Şavşat Çayı üzerinde yapımı planlanan 3 megavat kurulu gücündeki Şavşat Regülatörü ve HES projesi ile beton santrali için Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010 yılının Ağustos ayında Çevresel Etki Değerlendirmesi olumlu´ raporu verdi.
Bunun üzerine yöre halkı Rize İdare Mahkemesi´ne başvurarak yürütmeyi durdurma ve iptal davası açtı. Avukatlığını, Derelerin Kardeşliği Platformu ve çevrecilerin gönüllü avukatlarından Bulut Aksoy ile Halis Yıldırım´ın üstlendiği davada mahkeme heyeti, regülatör ve HES projesi için, “İnşaat faaliyetlerinin devam etmesi, bu durumun çevreye etkileri ve projenin kapsamı dikkate alındığında telafisi güç ve imkânsız zararların oluşmasını önlemek amacıyla yürütmenin durdurulmasına” kararını verdi.
ÇEVRECİLERDEN MENFAATE İLİŞKİN BELGE İSTENDİ
Mahkeme kararında ayrıca yeni kurulan Çevre ve Şehircilik Bakanlığından 7 maddelik bilgi ve doküman ile bütüncül havza planları, aynı bölgede kaç HES projesi olduğu, projelerle ilgili denetim tutanakları, bölgenin flora ve faunasına ilişkin raporları ve ulusal enerji nakil hatlarına ilişkin değerlendirmeleri de ayrıntılı olarak istedi.
Mahkeme, davacılardan da, uyuşmazlık konusu bölgeyle olan menfaatlerini ortaya koyan bilgi ve belgeleri talep etti.
BİLİMSEL DAYANAKTAN YOKSUN PROJELER HUKUKA DA AYKIRI
Davanın avukatlarından Halis Yıldırım, Şavşat HES projesinin yerleşim yerlerine çok yakın olduğu, ÇED raporunda olumsuzluklarla ilgili gerekli ve yeterli önlem alınmadığının belirtilmiş olmasına karşın yine de ´olumlu´ kararı verildiğini belirterek, şöyle konuştu:
”Her projede olduğu gibi burada da gelişigüzel bir karar alınmış. Gerekli bilimsel çalışmalar yapılmadan, riskler ortaya konulmadan, bölgenin flora, fauna, su ve sucul yaşama ilişkin gerçek çalışmalar yapılmadan, hukuka aykırı bir şekilde ortaya konulmuş bir projeyle daha karşı karşıyayız. İnsanlarımızın doğal yaşam alanlarına yapılan bu tür saldırıların bir an önce durdurulması gerekiyor.
18 Temmuz 2011 - 22:19
Metin Lokumcu
Nurten KESKIN / Savsat daki cocukluk arkadaslarimizi ariyoruz
Hepinize merhaba
Savsat ta cocukluk arkadaslarimiz olan eski petrol istasyonunun sahiplerinden Turgut Yazıcı nin kizlari Fazila ve Nadire Yazici yi ariyoruz.
Babalari Turgut beyin vefatiyla ilgili yaziyi gorduk ve kendilerine bas sagligi diliyoruz.
Belki bu konuda bize yardimci olacak arkadaslarimiz olacakdir. Halit Kaya bey bizimle kontaga gecerse cok sevinirim.
tesekkur ederim
saygilarimla
Nurten
nurten.rollier@yahoo.fr ( dikkat Fransanin .fr !! )
---------------------------------------------
Şavşat"ın en eski petrol istasyonunun sahiplerinden Turgut Yazıcı kontrol için gittiği koşuyolu kalp hastahanesinde 16.40 2009 günü hayatını kaybetti. Cenazesi 18.04.2009 günü öğle namazında Hopa"nın Sugören Köyünde toprağa verilecek. Gülten ablaya, çocukları Fazıla, Nadire ve Ali"ye sabır akrabalarına ve sevenlerine başsağlığı dilerim.
Halit Kaya
---------------------------------------------

ARSİYAN YAYLASINDAKİ BÜYÜK ÇAM AĞACI YIKILDI!!!
DEĞERLİ HEMŞEHRİLERİM VE DOĞA SEVENLER; YÜZYILLARA MEYDAN OKUYARAK BİZLERE KADAR YETİŞMİŞ, DURUŞU İLE ADETA GEÇMİŞ YÜZYILLARDAN, ATALARIMIZDAN BİZE HABERLER GETİREN, SIRTIMIZI GÜVENLE DAYADIĞIMIZ VE HEMEN DİBİNDEN ÇIKAN SOĞUK PINARINDAN (DORUĞUN SUYU) KANA KANA İÇTİĞİMİZ ARSİYAN YAYLAMIZIN DORUĞU YAŞLILIĞA DAHA FAZLA DAYANAMAYARAK BU BAHAR MEVSİMİNDE MAALESEF AĞAÇLAR AYAKTA ÖLÜR DERCESİNE YIKILMIŞTIR.
BU DORUĞUN YIKILDIĞINI DUYUNCA SANKİ BÜYÜK BABALARIM NİNELERİM GÖÇMÜŞ, YAYLANIN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ YOK OLMUŞ GİBİ GELDİ. AMA HER CANLI GİBİ BU AĞAÇTA ÖLÜMÜ TADACAKTI Kİ YENİ NESİLLER VE SÜRGÜNLER ÇIKSIN...
KİBAR ALTUNAL
8 Mart Dünya Kadınlar Günü
8 Mart Dünya Kadınlar Günü ve Türkiye’deki Durumu 1857 yılında, ABD’de dokuma işçisi kadınların daha insanca bir yaşam isteğiyle, eşitsizliğe ve ayrımcılığa, uzun ve insanlık dışı çalışma koşullarına karşı mücadeleye başladıkları 8 Mart, ilerleyen süreçte, tüm dünya kadınlarının kutladığı bir gün haline geldi.
1857’den beri dünyanın birçok ülkesinde kutlanan bu gün 1977 yılındaki Birleşmiş Milletler genel toplantısında Kadın Hakları ve Uluslararası Barış günü olarak kararlaştırılmış ve kadınların haklarının verilmesinin dünya barışını güçlendireceği kabul edildi. Böylece 8 Mart Birleşmiş Milletler’e üye ülkelerde ‘Uluslararası Kadın Günü’ olarak kutlanmaya başladı.
Osmanlı İmparatorluğu´nun ve Türkiye Cumhuriyeti´nin ilk kadın hakları savunucusu Halide Edip Adıvar olmuştur. Özellikle yayınladığı makaleleriyle ve İstanbul´da işgale karşı yaptığı konuşmalarıyla sadece kadın haklarını savunmakla yetinmedi ve Kuvayımilliye´yi destekledi. Türk kadınları bu protesto yürüyüşünde, kadın hakları için değil, vatanın istiklâli ve hürriyeti için yürüdüler. Kurtuluş Savaşı’na kadınlar yoğun biçimde katıldılar. Genç kız ve kadınlar elde silah bu savaşa katıldılar. Kadınlar, Kurtuluş Savaşı süresince kurulan Müdaafa-i Hukuk derneklerine doğrudan üye olarak katılmadılar. Bunun yerine ayrı ve sadece kadınları içine alan dernekler kurdular. 5 Kasım 1919’da, Sivas’ta, Anadolu Kadınları Müdaafa-i Vatan Cemiyeti’ni kurdular. Kurtuluş Savaşı’nda, Anadolu köylü kadınları geri hizmetlerde aktif rol oynayarak, cephane taşımada önemli rol almışlardır.
Günümüz Türkiye’sinde Kadınların Sorunları Resmi kurumlar tarafından açıklanan istatistiklere göre, Türkiye’de kadın cinayetlerinde son 10 yıl içerisinde %1.450 oranında artış olmuştur Türkiye genelinde kadınların neredeyse yarısı şiddete maruz kalıyor. Uzmanlara göre ülke genelinde eşi veya eski eşi tarafından fiziksel şiddete maruz bırakılan kadınların oranı %39. Varoşlarda bu oran %97’lere çıkıyor. Yaşadıkları fiziksel şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı %48.5. Herhangi bir sivil toplum örgütüne ve polis, savcılık dahil hiçbir kuruluşa başvurmayanların oranı %92. Şiddetin en yoğun yaşandığı bölgeler ise Doğu ve İç Anadolu bölgeleridir. Günümüzde de, çalışan kadınların yüzde 35’i tarım ve hayvancılık sektöründe, ücretsiz aile işçisi olarak sosyal güvenceden yoksun olarak çalışmaya devam etmektedir Bunlarla birlikte, kadın ve erkek çalışanların ücret dengesizliği devam ediyor. Yapılan istatistiklerde, Küresel ve Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’nde Türkiye 134 ülke arasında 129. sırada yer almıştır. 2010 İstatistiklerine göre Türkiyede 5 ilin nufusu kadar doğu blokundan gelen kaçak bayan çalışmaktadır.Dağılan Bağımsız devletler topluluğundan ülkemize gelen kadınların birçoğu fuhuş tuzağına düşerek kendilerini pazarlamaya başlamışlar ve bu da Türkiye’de pek çok ailenin maddi ve manevi sıkıntılara düşmesi ile birlikte boşanmaların artmasına sebep olmuştur.
Kız çocuklarının eğitiminin önündeki engeller
• Okul ve dersliklerin yetersizliği;
• Okulların yerleşim yerlerinden uzak olması ve birçok ailenin kız çocuklarının bu kadar yol gitmesini istememeleri;
• Ailelerin, çocuklarını, fiziksel koşulları elverişsiz, örneğin tuvaletsiz, su şebekesi olmayan okullara göndermek istememeleri;
• Birçok ailenin ekonomik güçlük içinde olması;
• Ailelerin erkekleri kızlara göre önde tutan geleneksel önyargıları;
• Çocukları evde yada başka bir işte çalıştırarak aile gelirine ek katkı sağlama eğilimi;
• Birçok ailenin kızlarının bir an önce evlenmesini eğitimden daha önemli görmesi;
Ülkemizde kadın haklarının geldiği nokta bakımından yasal birçok kazanımları olmasına karşılık, bu hükümlerin tam anlamı ile hayat bulduğunu söylemek de mümkün değildir.
Uluslararasında kadınlar için gelişmiş hakların, kadınların erkeklere eşit şekilde sahip olduğu sosyoekonomik, siyasi ve yasal hakların tamamına kavuşmaları dileğim ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu olsun.
Önemli Not: 1950 yılında Mersin’den Belediye Başkanı seçilen Müfide İlhan, Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanı olarak bilinse de bu doğru değildir. 1930 yılında çıkarılan Belediye Yasası ile kadınlara da belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanınması ile aynı yıl Sadiye Hanım, Yusufeli’nin Kılıçkaya (eski adı: Ersis) kasabasında belediye başkanı seçilmişti ve dolayısı ile “Türkiye’nin İlk Kadın Belediye Başkanı” unvanı Müfide İlhan’ın değil, Artvin’in Yusufeli ilçesinden Ersisli Sadiye Hanım’ındır.
Araştırmacı-Yazar Fevzi Torun
fevzitorun@hotmail.com