bizim kültürümüze mülkiyetçilik anlayışı sonradan girdi diye düşünüyorum bizler batılılaştıkça kapitalistleştikçe herşeyi para ile sahiplik ile ölçmeye başladık parselledik dünyayı. şimdide orası senin burası benim yer kavgasına düştük sınırların olmadığı bir dünya düşleyerek başlamalıyız kadastroyu yorumlamaya ve eğer kadastro çizecekse sınırları o zamanda gerçekçi bakmalıyız olaya diye düşünüyorum. aslında bunu böyle yapan devlet değil biziz çünkü devleti böyle yapan bizleriz çıkan yasalar kanunlar bizim davranışlarımıza göre şekilleniyor ve bizim dediğimiz, kutan vurduğumuz, tırpan salladığımız yerler orman olmuş hazine bizden alıyor diyoruz. biz kutana tırpana devam ettikmi ? etmedik, başka geçim kaynakları bulduk yarın geriye döneceğimiz, dönsek bile aynı işleri yapıcağımız mechul. ben de işim gereği o kadastro komisyonlarında görev alıyorum sınırları geçiriken 1955 in memleket haritalarına ve arazinin fili durumuna göre karar veriyoruz. yüzyıllardır armanla birlikte yaşayan orman köylüsünün bu durumdan madur olduğu kesindir ama mülkiyetçilik gereği devlette bu kadastroyu yapmak zorundadır çünkü gayri resmi olarak biz bunu köylerde zaten yapmaktayız. kardeşler arazilerini bölmüyormu, sınır taşlarını dikmiyorlarmı bu yeni bişey değiki eskiden sınır kavgaları olmuyormuydu devlette, mülkünün sınırlarının nerde başlayıp nerde bittiğini bilmek istiyor bu art niyetli bir davranış değilki bizim yüzyıldır yaptığımızı devlet yeni yapmaya başlamış. madem sınır istiyorduk,madem komşu köyün çobanlarını dövüyorduk, alın size resmi sınırlar dedi devlette bu kötü bi durummu. kötü ise eğer bunu biz yaptık mülkiyetçiliği özümüze biz yerleştirdik. bence şimdi bizim yapmamız gereken şey, o eski karadüzen köylülükten kurtulmak gerekiyor hükümetlere toprak sınıflandırması yaptırmak için baskı yaptırmak gerekiyor. eski haritalar eski sınırlar göz erdı edilerek. topraklarda yapılan analizlerden sonra tarıma elverişli yerler tarıma ormana elverişli yerler ormana meraya uygun sahalarda meraya ayrılarak kadastronun yeniden şekillendirilmesi için hükümetlere baskı yapmak yaptırmak gerekiyor................